Politika; sabırlı, bilgili ve ölçülü olmayı bilenlerin başarılı olduğu bir alandır…

Öfke kontrolü sağlam olanların bu alanda başarı sağladığını görürüz genellikle…

Öfke bütün kötülüklerin anası olarak bin düşünüp bir söylenecek alandır aslında…

İnsan gün gelir pişman olacağı ve yüzüne vurulacağı sözler yerine, hizmet ettiği kuruma halel getirecek yanlışlardan kaçınmalıdır…

Bunun yerine saygınlık kazandıracak, kabul edilebilir bir mantığın ürünü olarak her platformda diline, eline, beline hakim olmasıyla saygın olur kişi ancak…

Böyle baktığımızda özellikle de son yıllarda bir zamanların nazik söylemleri ile güzelleşen, anlam kazanan siyaset diline, bugün çok ama çok ihtiyacımız olduğunu görüyoruz…

Tenkit ederken karşı tarafın kutsallarına saldıran, bilsin ki cevabı aynı tonda ve benzer sertlikte alacaktır…

Belli bir seviyeye ulaşmış, halkın oylarıyla seçip yüce meclise temsilci olarak gönderdiği milletin vekillerinden, laf yerine icraat beklenen bir dönemdeyiz…

Yılların unutturamadığı hak arayışına çıkmış, çıkarken bunun altyapısını hazırlayıp savunma sanayiindeki yatırımları ile güçlü bir devlet haline gelen bu cennet yurdu, sözleriyle kirletmeye kimsenin hakkı olmadığı gibi, verilen oyları da kötüye kullanmaktan gayri bir şey yapmış olunmaz…

İşte öyle zamanlar yaşanıyor…

Hem de yedi düvele karşı mertçe ve yiğitçe hak arayışına çıkmış bir devlet anlayışı girmişken devreye…

İktidar partisinin cevap vermek zorunda kaldığı bir muhalif söylemden kaynaklanan huzursuzluk oldu, bütün bunları gündeme getirmeme sebep…

Her zaman söyleyip yazdığım gibi, konuyu istedim ki bir kez daha aynı duygu ve düşüncelerle gündeme getireyim…

Yani, beyler! İncitmeyin, kırmayın birbirinizi…

Öyle kışkırtmaların zamanı değildir bugün…

Bir süre erteleyin içinizdeki kötümserlikleri…

Bir başka Türkiye yok!

Bu memlekete hizmet etme zamanıdır…

Dünyanın hali ortada…

Akdeniz kaynıyor… Gelişmeler ümit verici olmasına rağmen, içerde kötümserlik almış başını gidiyor…

Bilinir ki bizi düşmanlarımız değil, içerdeki ayrılıklar, aykırılıklar ve kırıcı sözler yıkar…

Çok mu zordur bunları ertelemek!

Olaylara olumlu, ılımlı bir dille yaklaşan bir muhalefete ülkemizin, bugün dünden daha çok ihtiyacı var oysa…

Gelin bu güzel ülkede kardeşçe yaşamanın yoluna döşeyelim parke taşlarını…

Bir olalım, diri olalım…

Korkuyu kendimize değil, düşmana salalım…

Bu duygularla hareket eden herkese ve her kesime Bizim Bahçe’den “Zeytin çiçekleri” gitsin istedik, başarı ve huzur adına…