Geçen günlerde eski bakan Ersin Taranoğlu’nun Sakarya’yla ilgili projelerini dinlerken aklıma geldi eski İçişleri Bakanımız rahmetli İsmet Sezgin’in meşhur sözü…
“Siyasetin bir kapısı vardır… Bulsak bir ikincisini biz çıkacaktık zaten…”
Çok önemli ve yerinde bir söz…
Siyasete bir şekilde bulaşmışsan, bir şekilde memleket işlerinde görev yapmışsan bunun emekliliği olmuyor…
Ersin Taranoğlu’nun yaptığı toplantıyı bu minvalde değerlendiriyorum…
Her ne kadar kendisi siyaseti noktaladığını söylese de siyasetin tozunu yutmuş, bünyeye o virüsü sokmuş bir insan olarak aklının ve gönlünün bir yerinde mutlaka bazı düşünceler vardır diye düşünüyorum…
Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da ziyaret etmişti…
Bu ziyaret üzerine de çok spekülasyon yapılmıştı…
Ben o ziyareti bir işaret fişeği olarak görüyorum…
Ersin Taranoğlu çok büyük bir aksilik olmazsa Büyükşehir Belediye başkan adaylığı için yola koyuldu diye düşünüyorum…
Vatana millete hayırlı uğurlu olsun…
HER ŞEY HAYAL ETMEKLE BAŞLAR
Ersin Taranoğlu’nun ortaya koyduğu projeler yüksek maliyet gerektiriyor…
Lakin “Cumhurbaşkanı isterse olur” diyerek paranın adresini de gösteriyor…
Olur veya olmaz, yapılır veya yapılmaz; benim takıldığım nokta başka…
Allah aşkına bugüne kadar kim bu tür projeler hazırladı da Reis’in kapısını çaldı?
Böylesi büyük rüyaları kim gördü, böylesine derin hayalleri kim kurdu bu şehirde?
Bugün özlü sözlerden gidiyoruz…
“Her şey hayal etmekle başlar” diye de bir söz vardır…
Sanım şehrin durumunu en iyi bu söz özetliyor…
TOÇOĞLU NE DÜŞÜNÜR?
Eski bakan Ersin Taranoğlu, basına tanıttığı projelerini Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu ile de paylaşmış…
Şayet programda soru-cevap bölümü olsaydı ilk sorum, “Başkan Toçoğlu’nun bu projelere tepkisi ne oldu” olacaktı…
Ama Taranoğlu soru almadı…
Şehir için olmazsa olmaz durumundaki raylı sistem projesi için sürekli olarak işin maliyetini öne süren Başkan Toçoğlu, bu projeler için de benzer sözleri söylemiştir diye düşünüyorum…
Dinlemiş dinlemiş, bıyık altından gülmüştür…
Sakarya halkı oy veriyor…
Ama öyle ama böyle kervan yürüyor…
Trafiği yerin altına alacakmışsın, üstünden tramvay geçirecekmişsin, tüneller kazacakmışsın, Central Park benzeri yeşil alanlar oluşturacakmışsın falan…
Ne gerek var Allah aşkına…
Akıllı kavşaklar neyimize yetmiyor bizim…
Gir kavşağın içine dön babam dön, dön babam dön!
BAKİ KALAN BU KUBBEDE
Sakarya’nın şeksiz şüphesiz en sevilen ve sayılan siyasetçisiydi Cevat Ayhan…
Hem siyaset yapacaksın hem de bu denli sevileceksin, şaşılacak şey gerçekten!
Mesleğe ilk başladığım yıllarda benim de en sevdiğim siyasetçiydi kendisi…
Ne zaman arasam boş çevirmez, muhakkak bir beyanat verirdi…
Şayet Adapazarı’nda ise telefonda değil yüz yüze görüşmeyi tercih ederdi…
Yakındaysa gazeteye gelir, ben partiye yakınsam beni çağırırdı…
İkimiz de şehir merkezinde isek buluşma yerimiz Yavuz Kırtasiye olurdu…
Rahmetli Şaban Amca (Üstüner) çaylarımızı söylerdi, biz de arka tarafta bir yerde oturur mülakatımızı yapardık…
Hafızası rahmetli Süleyman Demirel gibiydi…
İki dakikada dünyanın ve ülkenin ekonomik fotoğrafını çeker, her şeyi rakamlarla bir bir ortaya dökerdi…
Son derece nezaket sahibi hamiyetperver bir insandı…
Allah gani gani rahmet eylesin…
Siyasetle iştigal tüm insanlara örnek olsun…
Şunu unutmasınlar ki ”Baki kalan bu kubbede, bir hoş sada imiş…”
VATANDAŞ DEĞİŞİM İSTİYOR
24 Haziran seçimlerinin şifresi “değişim”dir…
Vatandaş değişim istiyor…
Artık aynı siyasetçileri görmek istemiyor insanlar…
Değişik yüzler, farklı kimlikler arıyorlar…
Köhnemiş zihniyetlerden, vizyonsuz ve de üretemeyen beyinlerden, heyecanını kaybetmiş insanlardan kurtulmak istiyor artık bu şehir…
Aynı teraneleri dinlemek değil, farklı ve kendilerine dokunan sözleri duymak istiyor…
Sakarya’da değişim sivil toplum kuruluşları ile başladı…
SATSO ve STB’de başkanlar değişti…
Bir mecburi değişim Sakarya Üniversitesi’nde yaşanacak…
Milletvekili listelerinde, bilhassa AK Parti listesinde de değişimin devam edeceği öngörülüyor…
Nihayetinde iş belediye başkanlarına gelip dayanacak…
Nasıl ki bazı milletvekillerine büyük tepkisi var insanların, ha keza öyle bazı belediye başkanları için de yaka silkiyor artık insanlar…
Yerinde sayan, proje ortaya koyamayan, temsil kabiliyetinden yoksun, halkla ilişki kuramayan belediye başkanlarının mezarları şimdiden kazılmaya başlandı diyebiliriz…
İşin özeti değişim rüzgârları bazı insanlarda bir bahar esinti şeklinde cereyan edecek…
Bazıları için ise geride sadece değişimin sancıları kalacak…
