Gazetemiz Genel Yayın Koordinatörü Engin Arapoğlu’na konuşan Yüce, “Bir Afrika atasözü diyor ki, ‘Ülkenizin aslanlarını öldürmeyin. Eğer kendi aslanlarınızı öldürürseniz düşmanlarınızın köpeklerine yem olursunuz.’ Onun için biz kendi aslanlarımıza sahip çıkacağız. Düşmanlarımıza fırsat vermeyeceğiz” dedi. Yüce, şunları söyledi:

VATANDAŞIN İLGİSİ
“Yaptığımız ziyaretlerde anlıyoruz ki vatandaşlarımız bizleri daha sık görmek istiyor. Partimize ve bizlere olan güvenlerini ortaya koyuyorlar. Sakarya’nın tüm ilçe ve mahallelerinde sevgiyle karşılanıyoruz. Vatandaş ‘Gelme’ demiyor. Tam tersine ‘Daha sık gel’ diyor. Davet edilmek kadar güzel bir şey var mı! Biz insanımızı, milletimizi çok seviyoruz. Bizim milletimiz şükreden bir millettir. Yetinen ve sabreden bir millettir. Kararlıdır, yiğittir, kahramandır. Birtakım zorlukları göğüslemesini bilen bir millettir. Onun için biz milletimizle iftihar ediyoruz.”

16 YIL ÖNCESİ
“16 yıldır ülkemizde AK Parti var. 16 yıl önceki Türkiye’yi düşünün. Ben o zamanlar belediye başkanıydım. O zamanlar çektiğimiz sıkıntıyı şu anda saatlerce anlatamam. Hazine’den hizmet için para gelmezdi. Deprem paralarının memurlara gittiği günleri düşünün. Biz bu ülkede nice kuyruklar gördük. Yolsuzluk ve yoksulluk vardı ülkede; yasaklar vardı. Bankalar soyuluyordu, KİT’ler için arpalık deniliyordu. O günler artık bitti. AK Parti ile yolsuzluklar yok edildi, yoksulluğun önüne geçildi. Türkiye’nin 1 sente muhtaç olduğu günler geride kaldı. İnşallah Mevla’m bize o çileli ve kötü günleri bir daha göstermez!”

HALA PİYASADALAR
“Dahili ve harici bedbahtlar yüzünden Osmanlı gibi bir dev dağıtıldı. O koca çınarı kendi ellerimizle budaya budaya elimizde bugünkü sınırlarımız kaldı. Ezan bile Türkçe okunuyordu bu ülkede. Kur’an yasaklanmıştı bu ülkede. Unutalım mı o günleri? Şu anda onların silsilesi devam ediyor. Yüz ve söylem değiştirmişler, hala piyasadalar. İnsanları kıyafetlerine kadar şekillendirdiler. Ben okula giderken şapka giymek mecburiydi. Türkiye Menderes ile beraber tekrar nefes almaya başladı. Ama o mübarek insanı idam ettiler. Unutup gidecek miyiz? Asla unutmayacak ve unutturmayacağız o günleri.”

BİR IŞIK DOĞDU
“Muhtıralar, darbeler, sağ-sol kavgaları yaşandı bu ülkede. İnsanlar bölündü. Unutulur mu o günler? Başbakanlığın kapısının önünde yazarkasa attı esnaf. Bu unutulur mu? Anayasa kitapçıkları havalarda uçuşuyordu. IMF bizi hapsetmiş, boğmuş, esir almıştı. 2002 yılından sonra bir güneş doğdu, bir ışık doğdu. Muhtar bile olamaz denilen insan bu ülkenin lideri oldu. Mevla’m nelere kadir değil be! Türkiye’de yokluklar, yoksulluklar, yolsuzluklar, yasaklar ve yalanlar dönemi geride kaldı. AK Parti kahir çoğunlukla iktidar olup o kötü günlerin defterini dürdü.”

NELER YAPILDI?
“AK Parti döneminde yapılanları da unutmasın bu ülke. Marmaray hayal bile edilemiyordu, yapıldı. Hızlı trenler, havaalanları gördü bu ülke. 26 ilde havaalanı yapıldı. Dünyanın en büyük havalimanı yapılıyor. Üniversiteler kuruldu. Bilim olmazsa güçlü olamazsınız. 81 vilayete üniversite kuruldu. Dünyada böyle bir devlet var mıdır? Metrolar, duble yollar, limanlar, tüneller, köprüler, barajlar yapıldı. Bunlar görülmeyecek yatırımlar mı? Nükleer santraller yapıyoruz. Modern adliye sarayları, okullar yaptık. Dev şehir hastaneleri yapıyoruz. Milli silahlarımız yapılmaya başlandı. Kendi tankımızı, milli helikopterimizi yapıyoruz. İHA’lar, SİHA’lar yapıyoruz. Savaş gemileri yapıyoruz. Sismik araştırmalar yapıyor artık Türkiye. Boğazın altından tüp geçitle geçiyoruz. Dar gelirliye konut veriyoruz. Bunları unutmamalıyız. Bunları sıklıkla gündeme getirmeliyiz.”

BAŞÖRTÜSÜ SORUNU ÇÖZÜLDÜ
“Başörtüsünden ötürü kızlarımız üniversiteye gidemiyordu. İnsanlar inançları gereği memur olamıyordu, öğretmen olamıyordu, hâkim olamıyordu. Şimdi üniversitede okuyor, aynı üniversitede hocalık da yapıyor. Avukat, savcı, hâkim de olabiliyor. Bizim yaşam biçimlerine, kültürlere, inançlara saygımız var. Bizler insanlar arasında ayrımcılık yapmadık hiçbir zaman.”

SAKARYA BİR MOZAİK
“Zenginliklerimizle tek milletiz biz. Bugün ülkemize baktığımızda Kafkaslar bu ülkenin zenginliğidir. Çerkesler, Abazalar, Çeçenler, Gürcüler; Sakarya’da hepsi var. Güneydoğulu da var. Diyarbakırlı mahalle bazında var, Vanlı mahalle bazında var, Karslı-Erzurumlu sokak bazında, mahalle bazında var. Artvinli, Rizeli, Trabzonlu, Ordulu, Samsunlu kültürleriyle birlikte var şehrimizde. Her ilçemiz farklı farklı yörelerden gelen insanların zenginlikleriyle var. Müthiş bir zenginliğe sahibiz bu manada. Balkanlar’a gelelim: Sakarya demek Bulgaristan demek. Sakarya demek Şumnu demek, Deliorman demek, Gümülcine demek, Kırcaali demek, Selanik demek. Sakarya demek Bosna demek, Arnavutluk demek, Üsküp demek, Kosova demek. Sakarya tam bir Türkiye mozaiği. Bu güzel şehrimize yapılan yatırımlar, hizmetler her geçen gün artıyor.”

MİLLET UYANDI
“Artık bu millet uyandı. Kim haklı, kim haksız öğrendi. Dünyadaki gönül coğrafyamızda yaşanan zulümlere kimin karşı durduğunu gördü halkımız. Biz kendi ülkemiz dışında yaşanan zulümlere bigâne kalacak bir millet değiliz. Biz Müslüman coğrafyada yaşananlara sessiz kalamayız. Mazlum kardeşlerimiz biraz daha sabretsinler, geliyoruz Allah’ın izniyle. Bir Afrika atasözü diyor ki, ‘Ülkenizin aslanlarını öldürmeyin. Eğer kendi aslanlarınızı öldürürseniz düşmanlarınızın köpeklerine yem olursunuz.’ Onun için biz kendi aslanlarımıza sahip çıkacağız. Değerlerimize sahip çıkacağız. Düşmanlarımıza fırsat vermeyeceğiz.”

Editör: Haber Merkezi