Sol kesimin dilinden düşmez oldu güzelim Adapazarı yıllardır…
Nasıl derseniz!
“Köy görüntüsünden kurtulamamış olduğunu” ısrarla dile getirerek yaparlar benzetmeyi bu düşüncenin esiri olanlar…
Şehirleri köylerden ayıran özelliklerin başına da raylı sistemi oturturlar…
Onlar için önemli değildir park-bahçe, meydan, sokak ve caddeler…
Suya, havaya, doğaya yatırımı görmezler ne hikmetse!
Bu şehir 25-30 yıl aralıklarla büyük yıkımlar yaşarken her defasında ve yaşanılır olmak adına ümitsizlikler alıp başını giderken, küllerinden yeniden doğuşa bakmaz, atıp tutarlar…
1999 asrın afeti sonrasında da benzer duygu ve düşünceler ileri sürüldü ve denildi ki “Sakarya 20, bilemedin 30 yıldan önce ayağa kalkamaz.”
Peki öyle mi oldu!
Öyle olur diye kaçıp gidenleri bile kısa sürede geri döndüren gelişmeler yaşandı, eskisini aratmak bir yana daha da güzel bir Adapazarı çıkınca ortaya…
Deprem, kurulan yeni Adapazarı için büyük fırsatlar sundu ilin idarecilerine, bu arada…
Bunlardan tam anlamıyla istifade edildi demek yanlış olur…
Ancak yenilenen altyapısı, düzenlenen cadde ve sokakları, hizmete giren park bahçeler, yapılaşmada yatay mimari tercihi, sosyal amaçlı yatırımlar…
Sakarya Nehri üzerine kurulan HES’ler, şehri kuşbakışı gören kuleler, yeşilliğe gösterilen özen…
Halkın sosyal ve kültürel taleplerini karşılayacak, azı gerçekleştirilmiş, çoğu için yola çıkılmış bir Adapazarı’na dışardan gelenler farklı, içerde yaşayanlar değişik bir anlayışla yaklaşırlar her nedense…
“Ne kadar güzel şehriniz var” deyip methiyeler düzenler yanında, ne hikmetse kendi şehrine şaşı bakan bir kesim vardır bir perva…
Evet…
Bu şehrin, trafiğini özellikle de merkezde düzenleyecek cesur bir yüreğe ihtiyaç olduğu kesin…
Şehrin altına girmeden bu iş olmayacağına göre, “battı-çıktılar ve kalıcı raylı sistem” sıkışan trafik kilidine geçerli anahtar olur hiç kuşkusuz…
Şehir merkezini baz alıp E-5 ve Yenikent’e uzanan bir raylı sistem için engel ne olabilir!
Sıradan değil, sıra dışı yatırımlardır başkanları “sıra dışı başkanlar” sınıfına sokan…
Şehrin merkezinde halkın diline doladığı işgalleri bir gecede kaldıran anlayıştan, böyle sıra dışı yatırımlar beklemek zor mudur!
AK Parti iktidarında merkezî hükümetin gücünü kullanarak gerçekleşecek böylesi yatırımlar, başkanlar için “yüz akı” olduğu kadar, sığınılacak en önemli ve prestiji yüksek liman olur hiç kuşkusuz…
O zaman, bu eksikliği durup durup dile getiren zihinler ne der bilinmez!
Ancak bilinen bir şey varsa, böylesi başkanları, ilin siyasi tarihi altın harflerle yazar…
Yaşanılır şehirler arasında önemli bir yer edinen ancak fazlası istendiği için yer yer ve zaman zaman tenkitlere uğramaktan kurtulunur böylece... 
Bu gazi şehir bunu hak ediyor.
O halde sorumluluk altına giren belediye başkanlarına durmaksızın çalışıp, bu defa varmak düşer hedefe!
Ancak o zaman susar bu şom ağızlar ve kapanır kötümser düşünceler…