“Diriliş Yılı” parolasıyla şampiyonluk adına yola çıkan ve bu iddiasını gün be gün ortaya koyacak sonuçlar almasına rağmen, hâlâ tam anlamıyla sporsever halkımızı rahatlatacak oyun anlayışından uzak görünen Sakaryaspor, mutlak bir istikrar yakalamış değil henüz…

O nedenle sezon başı yeşeren ümitlerde azalma olsa da klasmanda bulunduğu konum itibariyle ve de forma ağırlığıyla yeşil siyahlılar yine de şampiyonluğun en güçlü adayları arasında yer alıyor...

Hal böyle olunca, bu yıl bir üst lige çıkış ümidimiz sürüp gidiyor...

Aspor kanalından her maçı canlı yayınlanan Sakaryaspor dışarıda tek tek, içerde üçer üçer toplarken puanları istisnai maçlar dışında, halkın ilgisi ve heyecanı sürüp gidiyor...

TV’ye rağmen stadı tam olmasa da dolduran taraftar heyecanı, sevgisi ve bekleyişi aynı ölçüde devam ediyor...

Uzak-yakın demeden takımının peşine takılan taraftarların fedakarlığı ve iç sahada coşkulu desteği, oyuncular yanında teknik ekibi de ateşlemeye yetiyor...

Bu güçlü destek kötü de oynasa, takımı olumlu yönde motive ediyor ve kazanmaya götürüyor...

Muğlaspor maçı buna örnek bir karşılaşma oldu...

İkinci yarıda eski hocamız İsmail Cem Cambaz’ın talebeleri öyle goller kaçırdı ki, biri gol olsaydı işimiz hayli zordu…

Ellerine geçirdikleri müsait gol pozisyonlarını acemice hareket edip harcarlarken, kenarda tepinip durdu Cambaz Hoca

Sakaryaspor’a gelince…

Takımın en çalışkan ancak bal vermez arısı haline gelen Erçağ nihayet rakip kalecinin ikramını boşa çevirmeyip topu dürtünce, gülen yüzler, Muğlalı bir oyuncunun lütfuyla ikinci golü bulunca daha da rahatladı...

Şampiyonluğun en güçlü adayı kabul edilen bir takım, ligin alt sıralarında bulunan rakibine karşı böyle mi oynamalıydı!

Evet…

Futbolda şansın önemine inanırım, aynı ortamı yıllarca soluyan eski bir futbolcu olarak…

Ancak işin böyle ve de biteviye devam edeceğini sanmak, bilin ki yanıltıcı olur…

Nitekim kaybedilen talihsiz puanlar böyle olduğunu ve olacağını gösteriyor, hem de çıplak ve de ıslak bir şekilde…

O nedenle diyorum ki “Şans her zaman kapıyı çalmaz”

Sakaryaspor’un kadrosu bu ligi taşıyacak ağırlıkta…

Yeter ki o formaya layık bir anlayış yer alsın futbolcuların zihninde ve de gönlünde…

Bu da davaya inanmışlıktan ve çok çalışmaktan geçer elbette…

Örnek istiyorsanız, uzaklara gitmeye gerek yok…

Takımın başına getirilen bizim çocuğumuz Tuncay Şanlı’nın başarılarla dolu futbol hayatı incelensin, yeter de artar bile…