Bu sezon Sakaryaspor’u dün akşam ilk kez izleme fırsatı buldum…

Buna dair izlenimleri sizlerle paylaşacağım ancak şunun altını önemle ve öncelikle çizmek isterim…

Bu şehir doğası itibarıyla 17 değişik ırka mensup birbirine bağlı ve değerlerine sahip çıkan, ülke genelinde örnek alınacak illerden biridir…

Seyahati seven bir kişi olarak ülkenin ve dünyanın önde gelen köşelerinde edindiğim izlenim böyle…

Bağrından çıkardığı, ismi ülke sınırlarının da ötesine taşan tanınmış futbolcuları ile anılan bir şehir olarak Sakarya Sakaryaspor’suz, Sakaryaspor da Sakarya’sız olamaz…

Bunun heyecanını bizzat giydiğim yeşil siyahlı formayla sahalarda yaşayan, bu yönüyle de tanınan bir gazeteci olarak yaşadım, ülkenin hemen her köşesinde…

Şampiyonluk isteniyorsa, takımın göstereceği performans yanında, taraftarların ortaya koyacağı olumlu tribün desteğine de ihtiyaç vardır, hiç kuşkusuz…

O nedenle tribün liderlerine düşen büyük görev ve sorumluluklara değinirim yer yer ve zaman zaman…

Sakarya seyircisi takımına yürekten bağlıdır…

Futbolcusuna inanılmaz sevgi ve saygısı vardır…

Başarısızlığa tahammülü yoktur bilirim…

Bütün bunlar bu büyük seyirciyi ülkenin önde gelen taraftarları arasına sokmuştur…

Basın tribünlerinde bu konuda zaman zaman çok olumlu ve örnek taraftarlık adına ülkenin önde gelen spor yazarlarından duyduğu güzel sözler olmuştur…

Kendini bu örnek grup içerisinde görüp takımının peşinde yaz kış, yağmur çamur demeden koşan vefakar taraftarlarımız, işte o bir zamanlar yakalanan taraftar anlayışına geri dönmelidir ve takımına sahip, çıkarken rakipleri ateşleyecek aleyhte tezahüratlara son vermelidir…

Her zaman dile getiriyorum…

Bu konuda tribün önderlerine çok ama çok önemli görevler düşmektedir…

O da Sakarya iline ve spora yakışır örnek bir taraftarlık anlayışı ile takımını ateşleyecek, heyecanlandıracak, motive edecek olumlu ve ılımlı bir yol izlemektir…

Böylece maça 1-0 önde başlanılmış olur…

Bütün bu uyarıları takımın formasını giymiş, kurucu futbolcu olarak yılların tecrübesiyle bir kez daha gündeme getirmek istedim…

Zira ne Sakarya Sakaryaspor’suz, ne de Sakaryaspor Sakarya’sız olmaz, olamaz…

Bir zamanlar ünlü futbolcuların yatağı olan ilimizin vazgeçilmez tutkusu Sakaryaspor’un bugün de başarılı olması istiyorsa, böyle bir taraftar gücüne ihtiyacı vardır, hiç kuşkusuz…

Maddi ve manevi cezaların kaynağı olan taşkınlıklardan uzak bir dönem geçirmek dileğiyle takımımıza ve taraftarlarımıza başarı adına Bizim Bahçe’den “Beyaz güller” gönderelim istedik…