Futbolun içinde geçen yıllar sonrası edindiğim tecrübe göstermiştir ki Sakaryaspor, çoğu dönem kendi sahasında oynadığı ilk lig maçında beklediği sonucu almakta zorlanmış, çoğu zaman da kaybeden taraf olmuştur…

O nedenledir ki her yeni sezonda zaman zaman da olsa, alınan sonuç benim açımdan hep üzüntü kaynağı olmuştur…

Bu sezon yönetim, başkan ve teknik direktöründen malzemecisine kadar kadro baştan sona değişti…

Yeni dönem ve yeni bir ekiple lige başlayan yeşil siyahlıların kendi sahasında oynayacağı ilk karşılaşmayı sabırsızlıkla bekleyişim ondandır…

Hafta sonu iç sahada Sarıyer ile oynanan karşılaşmayı şehir dışında olduğum için izleyemedim ancak gelecek bir iyi habere kilitlendim…

Rakibimiz Sarıyer yıllarca oynadığımız, zaman zaman da ayrı gruplara düştüğümüz İstanbul boğazının renkli ve dişli bir takımıdır…

Karşılaştığımız maçlarda galibiyette ağırlık genellikle hep bizden yana olmuştur…

Buna rağmen son derece çekindiğimiz bir takımdır mavi beyazlı Boğaz ekibi…

Bu önemli ve sürprize açık maçı, yıllar öncesinden gelen tecrübe sahibi bir eski futbolcu olarak merak ettim…

Sarıyer ile oynanan ve en kritik dönemlerde canımızı yakan sonuçlara yol açan karşılaşmalar gelince aklıma, alınan iki farklı galibiyet, sezon başı yeşil siyahlı karneye düşen son derece önemli bir not olmuştur…

Sarıyer maçlarının özelliği olacak, karşılaşmalarımız hep zorlu geçmiştir…

Hele de sahamızda oynanan eski dönemlerden kalma sonuçlar gelince aklıma, neredeyse beraberliği bile başarı sayacak bir beklenti içerisinde oldum…

Bu cümleden olmak üzere, alınan 2-0’lık galibiyeti dönemin başlangıcı adına hem uğurlu hem de olumlu buluyorum…

Sezona yenilgisiz başlamanın getirdiği moralle yoluna devam eden yeşil siyahlı ekip, yenilenen kadrosu ile gelecek için ümit dolu bir başlangıç yapmış oldu böylece…

Sakaryaspor futbola sevdalı, futbolcuya vitrin olan bir anlayışa sahip, renkli şehrin renkli takımdır…

Bu takıma hizmet eden başkan ve yöneticiler maddi olmasa da manevi yönden hayli itibar ve tanınırlık kazanır…

Buna örnek vermeye kalksak saymakla bitiremeyiz…

Vefalı bir kulüptür bu yönüyle…

Futbolcusuna hayal dahi edemeyeceği bir gelecek, başkan ve yöneticilerine ise saygınlık ve tanınırlık kazandıran, ilin sevdasıdır…

Bu formayı giyen ilk kadroda yer alan ve öyle tanınan bir eski futbolcu olarak her nerede olursam olayım, “Sakaryalı” markası ile her daim iftihar ettim, haz duydum…

O nedenle yepyeni bir ekip halinde sezona giren kadroda yer alan oyunculara, ülkemizin ve ilimizin şanslı sporcuları gözüyle bakıyorum…

İzleyicisi, alıcısı bol bir vitrin ve marka değeri yüksek bir kadroda yer almak, onlar için bulunması hiç de kolay olmayan bir fırsattır…

Altyapısından yetişen Turanlar, Oğuzlar, Recepler, Tuncaylar ve saymakla bitiremeyeceğimiz nice futbolcular hep bu ünlü markanın ürünleri olarak sahalarda boy gösterdi…

Bu doğrultuda, aldığı iki haftalık sonuçlarla iyi bir kadronun elemanı olduklarını ispatlayan yeşil siyahlı ekibe yeni sezonda üstün başarılar dileğiyle yeşil siyah laleler gitsin istedik…