“Algoloji; ağrı bilimi ile uğraşan yan dal uzmanlık alanıdır.” diyerek sözlerine başlayan Uzm. Dr. Zeynep Tuncer; “Fizik tedavi, nöroloji ve anesteziyoloji alanında uzman olan kişiler tekrar yandal sınavına girer ve bu sınavı kazandıktan sonra Algoloji alanında eğitim görür. Ardından Algoloji uzmanı olurlar. Algoloji branşı, baş ve yüz ağrıları, disk problemleri ve diskin fıtıklaşması sonrasında yol açtığı kol, bel ve bacak ağrıları, diz omuz gibi büyük eklemler ve omurga kaynaklı eklem ağrıları, kanser ağrıları, nöropatik ağrılar, damar hastalığı sonucunda olan ayak parmaklarında oluşan yara ve ağrılar, diabetik ayağa bağlı ağrılar, zonaya bağlı ağrılar gibi birçok kronik yani uzun süredir süregelen ağrılarla mücadele eder.” dedi.

Algoloji Uzmanı Dr. Zeynep Tuncer, ilaç tedavilerinin yanı sıra özellikle girişimsel işlem olarak ifade edilen iğneli işlemler ve görüntüleme eşliğinde, ağrı kaynaklarına müdahale edildiğini belirterek, ultrason ve röntgen cihazı rehberliğinde, işlemlerin gerçekleştirildiğini ve bu nedenle yaptıkları işlemlerin ağrıların azalmasında daha yüksek başarıya ulaştığını belirtti.

Algoloji (Ağrı) Uzmanlarının en sık karşılaştığı hastalıkların başında, kronik migren baş ağrısı ve yüz ağrılarının geldiğini söyleyen Uzm. Dr. Zeynep Tuncer, “Trigeminal nevralji gibi hayatı oldukça etkileyen ağrılarda ilaç tedavisine ek olarak iğneli işlemleri uyguluyoruz. Hasta tamamen uyumadan lokal anestezi altında ameliyathane ortamında steril şartlarda radyofrekans uygulamalarını ya da  ultrason eşliğinde yatak başı uygulamalarla hastayla konuşarak işlemlerimizi yapıyoruz. Tüm işlemlerimizde görüntüleme yöntemlerini kullanıyoruz. Günü birlik takiple, aynı gün hastalarımızı taburcu ediyoruz. Bel ve bacak ağrılarında ise; ameliyata uygun olmayan ya da riski yüksek olan, ameliyat olsa dahi devam eden ağrısı olan, bunun yanı sıra fizik tedaviden ve ilaç tedavisinden yeterince faydalanmayan hastalarda, iğneli işlemler yapıyoruz. Ameliyathanede tam uyutulmadan, ancak hafif stres azaltıcı ilaçlar ve lokal anestezi eşliğinde fıtığa, sinir basısına ya da omur eklemlerine yönelik İlaç ya da tek başına radyofrekans iğne tedavileri ile ağrıyı azaltmayı amaçlıyoruz. Nokta atışı da denilen yöntemle  yani ağrıya sebep olan yere özel iğnelerle işlem yapıyoruz. Ultrason eşliğinde de kalça eklemi ve bel omur eklemlerine yönelik işlemleri yatak başı yapabiliyoruz. Günübirlik işlemin ardından birkaç saat takip ettiğimiz hastalarımızı taburcu ediyoruz.” dedi.

Editör: Haber Merkezi