SORU-CEVAPLI PROGRAM
17 Şubat Cuma Günü Saat 18.00’de Ofis Sanat Merkezi’nde, moderatörlüğünü kendisinin yapacağı sohbet-söyleşide,Semih Kaplanoğlu’nun çektiği filmler ve “Sinemanın ve Türk Sinemasının Geleceği” üzerinden değerlendirmelerin olacağı sohbetin, karşılıklı soru-cevap şeklinde geçmesi bekleniyor.

TÜRKİYE’DEN DÜNYAYA
1963 İzmir doğumlu olan Semih Kaplanoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü’nü bitirir bitirmez 1984’te İstanbul’a taşındı. Film sektörüne kamera asistanı olarak adım attı. Süha Arın’ın yönettiği ‘Eski Evler-Eski Ustalar’ ve ‘Mimar Sinan’ belgesellerinde çalıştı. Üniversite döneminde çektiği kısa filmlerden sonra yönetmen koltuğuna ilk kez ‘Şehnaz Tango’ dizisi ile oturdu. Senaryosunu da yazdığı diziyi 52 bölüm yönetti.
İlk uzun metrajlı filmi ‘Herkes Kendi Evine’yi 2001 yılında çeken Kaplanoğlu, Singapur Uluslararası Film Festivali’nde 'En İyi Yönetmen' ödülüne layık görüldü. 2005’te tamamladığı ‘Meleğin Düşüşü’ adlı filmin dünya prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yaparak uluslararası arenaya açıldı.

MANEVİYAT ÜZERİNE
Bu filmi hayatı için 'yeni bir manifesto' olarak tanımlayan Kaplanoğlu, ‘Meleğin Düşüşü’nden sonra kendi değimiyle ‘maneviyat üzerine temellenmiş’ sinemaya yoğunlaşmaya başladı. Bir dergiye verdiği röportajda şöyle anlatıyor Kaplanoğlu: “Maneviyatta ilerledikçe ve bilgiye kavuştukça, ruh ikliminiz renklendikçe bütün o hislerin filme ya da seyirciye geçmesi için yeni yollar arayışı başlıyor. ‘Bunları Allah rızası için yapabilir miyim?’ gibi bir eşikten bakmak ve sorumluluk içinde hareket etmek daha önce benim bilmediğim bir şeydi. Bu hal, insanı incelten ve sanatını dünyevi ya da materyalist olana değil de evrenin gerçek sahibine doğru tevekkül içerisinde yönelten bir şey.”
Kaplanoğlu, senaryolarını genellikle tek bir karakter üzerinden kurarak genişletiyor. Yine bu amaçla yola çıktığı ve en çok ses getiren filmlerinden oluşan ‘Yusuf Üçlemesi’ de Yusuf’un hayatını zamanda geriye doğru giderek izleyiciye sunuyor.

ÖDÜLLERLE DOLU FİLMOGRAFİ
Semih Kaplanoğlu’nun filmografi ise şöyle; MOBAPP (kısa film, 1984),Asansör (kısa film, 1993),Herkes Kendi Evinde (2001),Meleğin Düşüşü (2005),Yumurta(2007),Süt (2008),Bal (2010).
Dünya prömiyerini Cannes’da yapan, İstanbul Film Festivali’nde ‘Altın Lale’, Antalya da ‘Altın Portakal’da  ‘En İyi Film’ dâhil yedi ödüle layık görüldük ‘Yumurta’ yerli ve yabancı festivallerde toplam 30 ödül aldı.
Yönetmenin plastik sanatlar ve sinema üzerine yabancı dillere de çevrilmiş birçok makalesi bulunuyor. Sinemanın eğlence alanı değil, sanatın ta kendisi olduğunu hatta felsefe yapacak bir alan olduğunu savunuyor. 1990 yılında Erol Akyavaş’ın St. Petersburg Hermitage Müzesi’nde yapılan ‘Iconoclasts’ adlı sergisinin katalog yazılarını kaleme aldı. 1996-2000 yılları arasında Radikal Gazetesi’nde ‘Karşılaşmalar’ köşesini yazdı. Kaplanoğlu, 1999 yılından bu yana gazeteci yazar Leyla İpekçi ile evli.

Editör: Haber Merkezi