Allah (cc) şöyle buyurmuştur: ‘’Allah yolunda öldürülenler için ‘ölüler’ demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.’’ (Bakara Suresi, 154. Ayet)
Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyuruyor: ‘’Kim içtenlikle Allah’tan şehit olmayı dilerse yatağında bile ölse Allah onu şehitlerin makamlarına ulaştırır.’’ (Müslim, İmare, 157)

İstiklal: Bağımsızlık, özgürlük, hürriyet, hür olmak, imanımız ve ahlakımızla özgürce yaşamak demektir.
İstiklal Marşı: Milli mücadele zamanımızda bağımsızlık adına Mehmet Akif Ersoy tarafından özgürlük tutkusu ile yazılan, özgürlük marştır. Kurtuluş savaşlarında milletimizin içinde bulunduğu bağımsızlık tutkusunu dile getirerek okunduğu yıllarda milletimize moral ve motive sağlamıştır. 
Allahü Teala  (cc), insanların doğru yolu bulup Rabbini öğrenmesi için binlerce peygamber yolladı. İnsanları nefis mücadelesi sebebi ile tüm yaratılmışlardan üstün kabul etti. Nefsi duygularını yenebilen insanlar Rabbinin sevdiklerinden olup cenneti hak edeceklerdi. Rabbimiz insanların cenneti hak etmeleri için bilmediklerini öğrensinler ve uygulasınlar diye binlerce peygamber yolladı. Bu peygamberlerin bazılarının kıssalarını  Kur’an-ı Kerimde öğüt alalım diye anlattı. Yahudilere de bir çok peygamber gönderilmişti fakat onlar binlerce peygamber şehit etti. Peygamberleri ve dini gözden düşürmek için tüm peygamberler hakkında karalama hikayeleri uydurarak insanları dinden uzaklaştırmak istediler. Rivayetlere göre bir günde üç yüz başka bir günde kırk üç peygamber şehit ettikleri oldu. Yahudilere emri bilmaruf nehyi anil münker (iyiliği emredip kötülükten men etme) yapan alimleri öldürdüler. Allah’ın oğlu olduklarını dahi iddia ettiler. İnsanlar üzerinde üstünlük ve hakimiyet sağlamaya çalıştılar. Bu hakimiyet istekleri sebebi ile Müslümanların birleşmesine engel olarak parçalanıp  yok olması için çalıştılar.
İslam düşmanları  buldukları her fırsatta düşmanlığa ve zulme devam etmektedir. Uzun yıllar İslam’a hizmet eden ve yayılması için çabalayan Türkler kimsenin dinine ve yaşantısına müdahale etmemiş, huzur içinde yaşanması için çabalamıştır. İslam’a hizmet edenler, tüm canlılara merhamet ederek özgürce ve adaletli yaşam sunmuşlardır. Çünkü İslam, öldükten sonra dirilip hesap günü Allah’a hesabını verme korkusu ile iyilik ve merhamet dinidir. İslam düşmanları boş durmayarak Müslümanları yok etmek için her fırsatı değerlendirmektedirler. Ecdadımız Osmanlı, mazlumun yanında olmuştur. Bu sebeple tüm şer odakları birleşerek Osmanlıyı yok etme çabasına girmiş ve sinsi oyunlar çevirerek amaçlarına ulaşmaya çalışmışlardır. Çanakkale Savaşı, Kurtuluş Savaşı’nın yani yok oluştan kurtulup var olma savaşının kilididir. Bedir Savaşı’nda nasıl Müslümanlar müşriklere karşı var olma savaşı yapmışsa Çanakkale Savaşı’ da aynı var oluş mücadelesidir. Her iki savaşta da düşmanın mühimmatı da sayıları da çok, Müslümanların elinde bir şey yok… 
Yokluğa rağmen Çanakkale’de, Bedir’de olduğu gibi zafer kazanıldı. Bu zafer, milletimizin bağımsızlık için tek vücut mücadelesi ile elde edilmiştir. Birlik beraberlik içinde Türk, Kürt, laz vb ayrım yapılmadı vatanı kurtarmaktı tek hedefleri ve zaman geldi açlıktan ağaç kabuğu yiyenler oldu ama hep beraber açlık hep beraber özgürlük…
Bizler mücadelelerimizi, savaşlarımızın neden ve nasıl olduğunu anlatabilirsek yavrularımıza, onlar da anlayacaklardır vatanın kıymetini. Vatan bizlere şehitlerimizin emanetidir. Vatan olmazsa başımıza neler gelebileceğini düşünelim ve   evlatlarımıza anlatalım. Günümüzde  İslam ülkelerinin yaşadığı haksızlık ve  zulüm, bize vatanımızın ve bu vatanı bize bırakanların kıymetini hatırlatmalı.  Bir vatanımız olması için cephelerde canını hiçe sayıp kanlarını akıtan aziz şehitlerimizin kıymetini çocuklarımıza anlatırsak eğer, onlar da İstiklalin ve İstiklal Marşımızın kıymetini anlayacaklar ve duydukları zaman bayrağa ve şehitlere olan vatan borcuna saygı duyacaklardır. 
Tarihimizi ve kahramanlarımızı evlatlarımıza anlatmalıyız.  Vatanı emanet aldıklarını ve sonrakilere emanet etmek zorunda olduklarını unutmamalarını sağlamalıyız. 
 İstiklal marşı okunurken şehitlerimize ve bağımsızlığımıza saygı ile, kıpırdamadan, dimdik ve  güçlü bir sesle marşa  katılmamız,  birliğimizi artırır, düşmanı korkutur.