Ne zaman ki ilde, şehrin farklı özelliklerini ülke ve dünya gündemine taşıyacak bir önemli faaliyet başlasa, bu konudaki eksikliğimiz gelir dikilir gözlerimin önüne…
Şehri ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtacak etkinliklerin sergileneceği bir fuar alanı olmayışını, yana yakıla dile getirdiğimiz yazı ve yorumlarım olmuştur…
Yıllardır yazan biri olarak zaman zaman da olsa gündeme getirdiğim önemli konuların başında gelir, fuar alanımızın olmayışı…
Önceki haftalarda, benzer anlayıştan kaynaklanan bir sitemim daha olmuştu…
İşte o konuda harekete geçmiş Valimiz Ahmet Hamdi Nayir…. 
“Fuar alanı aranıyor” başlığı taşıyan dün gazetemizin manşetinde yer alan haberi okuyunca mutlu olup rahatladım…
Nihayet, bu büyük eksiği ortadan kaldırmak adına ilin en yetkilisi tarafından, 12 ay boyunca rahatça kullanılacak özelliklere sahip bir alan arayışı için marşa basılmış…
Bu yıl yapılacak olan tarım ve hayvancılık fuarına ikinci kez ev sahipliği yapacak ilimiz için, o günü en iyi biçimde yansıtacak bir fuar alanı olmayışından yola koyularak hissedilen boşluğu giderecek adımların atılması, büyük kazanç olsa gerek…
Fuar alanı; ilin ticari, sınai, kültürel hayatına renk katması bir yana sağlayacağı prestij ve vizyon ile de önemli bir yatırım olacaktır, hiç kuşkusuz…
Böylesi etkinlikler eskiden önce panayır alanlarında gerçekleşirken, sonra Donatımpark olarak hizmete giren geniş fabrika arsasında, en son olarak da Şeker Fabrikası hangarlarında düzenlenirdi…
Şimdilerde fuar alanı için 12 ay rahatça ve aynı amaç için kullanılacak alan arayışını başlatmış Vali Ahmet Hamdi Nayir…
Dileğimiz odur ki tez elden fuara müsait alan bulunur ve göğsümüzü gere gere Kocaeli’nde olduğu gibi, önemli fuarlar düzenlenir…
Sanırım geniş ve düz bir alana konuşlandırılmış Sakarya’da böylesi önemli yatırımlar için bir değil birden çok elverişli yer mevcuttur…
Yeter ki aranıp bulunabilsin…
Yılların ihmalinin bir an önce giderilmesi adına yola koyulan Vali Ahmet Hamdi Nayir ve ekibine, şanslarının açık olması adına bu önemli yatırımın etrafını süsleyecek “rengarenk güller” gitsin istedik Bizim Bahçe’den…