Yeni Sakarya Gazetesi'nin bugünkü konuğu Fatma Aygün Kahya, zirveye giden yolda yaşadıklarını bütün samimiyetiyle bizlerle paylaştı.
Fatma Aygün Kahya Girişimci risk alan, cesur, öngörüleri kuvvetli, azimli, mücadeleci, yaptığı işi başarıyla sonuca götüren, çalışkan, işinde en iyisi olmayı amaçlayan bir kadın. İş hayatında başarılı olmak isteyen kadınlara şu önerilerde bulundu Fatma Aygün Kahya: “Erkek egemen sektörün içinde bir kadın olarak varlığınızı sürdürebilmek için öncelikle çok yürekli ve azimli olmalı ve işinizi iyi bilip doğru uygulamalı ve sabırlı olmalısınız. Bu değerlere sahipseniz hangi sektörde olursanız olun başarı sizi gelip bulacaktır. İş hayatında cinsiyet ayrımının beden gücü gereken işlerde olduğuna inanırım. Cesur olun, hedefleriniz büyük olsun, bu hedeflere ulaşmak için adımlarınız daimi ve küçük olsun.”
Fatma Aygün KAHYA kimdir?
1962 yılında Adapazarı’nda doğdum. İTÜ Sakarya Mühendislik Fakültesi'nden 1984 yılında İnşaat mühendisi olarak mezun oldum. Aileden gelen girişimci ruhum beni kendi işimi kurmaya itti. Adapazarı'nda adımı taşıyan Fatma Aygün Mühendislik ve Proje Ofisi'ni 1985 yılında açarak iş hayatına adım attım. O yıllarda tek başına proje ofisi açan kadın mühendis oldum. 1987 yılında evlendim. Medeni kanun kızlık soyadımla kurduğum işyerimin aynı soyadımla devamına izin vermiyordu. Bunun için hukuki anlamda mücadele ederek soyadımı isim olarak kullanma hakkını aldım.
Fatma Aygün Mühendislik hizmetleri devam ederken,1993 yılında eşimle birlikte İnko İnşaat'ı kurduk. O günden bugüne proje danışmanlık inşaat-taahhüt işleri yapmaktayız. Bunun yanında 1992-1999 yılları arasında Sakarya İnşaat Mühendileri Odası'nda yönetim kurullarında görev aldım. Halen TMMOB Ankara delegesiyim.
1992 yılında Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde inşaat meslek gurubunun komitelerinde yer aldım. Ayrıca birçok sivil toplum kuruluşlarına üyeliğim mevcut. Biri kız, biri erkek iki çocuk annesiyim.

İş hayatınız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
İnşaat alanında iki kolda hizmet vermekteyiz. Birincisi proje danışmanlık hizmetleri, ikincisi müteahhitlik taahhüt işleri.
Şu anda Serdivan bölgesinde inşaatı devam etmekte olan 56 daireli projemiz ve yeni başlayacağımız 24 ve 64 dairelik 2 site projemiz mevcut. Bunun yanında özel sektöre yönelik taahhütlü işlerimiz de devam ediyor.
Nasıl bir yöneticisiniz? Çalışanlarınızın görüşleri önem veriyor musunuz?
Girişimci; risk alan, cesur, öngörüleri kuvvetli, azimli, mücadeleci, yılmayan, yaptığı işi başarıyla sonuca götüren ve çalışkan olmalıdır. Sanırım bu özelliklerin hepsi bende mevcut. Yönetici olarak ise katılımcı, demokratik, dürüst, hak yemeyen, takım çalışmasını önemseyen, takımıma değer veren; 'Ben değil biz' duygusuyla hareket eden biriyim.
Proje çalışmalarında takım halinde koordineli çalışırız. Yapılan işte çalışanların görüş ve düşünceleri benim için çok değerlidir. Başarının detaylarda saklı olduğuna inanırım.
Erkeklerin hakim olduğu bir sektörde kadın girimci olarak kendinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Erkek egemen sektörün içinde bir kadın olarak varlığınızı sürdürebilmek için öncelikle çok yürekli ve azimli, mücadeleci olmalı ve işinizi iyi bilip doğru uygulamalı ve sabırlı olmalısınız. Bu değerlere sahipseniz, hangi sektörde olursanız olun başarı sizi gelip bulacaktır. İş hayatında cinsiyet ayrımının beden gücü gereken işlerde olduğuna inanırım.
Risk almayı, riski taşımayı ve bu riski taşıyacak donanıma bilgiye sahip olan işi sonuca götürecek sabır ve azme sahip beşeri ilişkilerinizin iyi olması sizi başarılı kılacaktır. Ben her zaman bu değerleri göz önüne aldım, bu yönde çalışarak başarılı oldum.
Size göre iş yaşamında kadın katılımlarının yeterli düzeyde olmamasını neye bağlıyorsunuz?
İş hayatına kadın katılımının yeterli düzeyde olmamasının nedenlerini şöyle sıralayabiliriz: Erkek egemen toplumun ve iş ortamının baskısı, engellemeleri; sosyal ve ailevi roller kadına toplumda biçilen rol (iyi bir eş, iyi bir anne olmalı gibi) ayrıca kadınları iş hayatına özendirecek başarılı rol model azlığı; kadının sermayeye ulaşımdaki zorluklar; yeterli bilgi birikim ve donanım eksikliği gibi faktörler kadını iş hayatında olmasını zorlaştırıyor. Bütün bu zorluklara rağmen, isteyen kadın aradan sıyrılıp başarılı iş kadını olabiliyor.
Türkiye’de çalışan girişimci ve işgücü sahibi kadınların çözülmesi gereken öncelikli sorunları ve çözümleri hakkında neler söyleyebilirisiniz?
Gerek işe alınma, gerekse işyerinde eşit şartların sağlanması açısından kadınlar bir çok sorunla karşılaşıyor. Özellikle üst düzey yönetim seviyelerinde kadın varlığının çok düşük olduğunu görüyoruz.
Bunun sebebi, ülkemizde kadınlarımızın yapabilecekleri konusunda hala bazı sabit görüşler ve düşüncelerin, kalıpların varlığının güçlü bir şekilde sürdürüyor olmasıdır.
Bu konuda yasal düzenlemeler yapılmaktadır. Kadının ekonomik bağımsızlığını kazanmasının teşvik edilmesi, fırsat eşitliği ve kadınların başarı hikayelerinin artması sayesinde, cesur kadın girişimciler de artacaktır. Kadının sivil toplum kuruluşlarında yer almasını sağlamalıyız. Kısaca kadınların toplumun her türlü toplumsal sürecinde karar alan mekanizmalarında olmasını sağlayarak, toplumdaki kadın algısının değişmesini sağlamalıyız.
Ekonomide kadının yeri hakkında neler düşünüyorsunuz?
Ülkemizde nüfusun yarısı kadın olmasına rağmen Türkiye ekonomisinde kadın hala tüketen konumdadır. Bir ülkenin ekonomisinde genç ve kadın nüfusu üretime kanalize edemezsek, ekonomik büyümeden bahsetmek mümkün değildir. Bu aslında tüm dünya ekonomisinin sorunudur, ancak ülkemizde oranlar çok daha kötü durumdadır. Kadınlarımızı tüketen olmaktan çıkarıp, üreten konuma geçirmeliyiz.
Türkiye'de ve dünyada başarılı bulduğunuz kadın girişimciler kimlerdir?
İş hayatına atılmış, başarılı olmuş her kadın, örnek alınması gereken girişimci modeldir. Ancak bu noktada ekonomiye çok daha katkıda bulunmuş, ekonomik ve sosyal girişimciliği ile öne geçen örnekler ülkemizde de mevcuttur.
Bu konuda şehrimiz yetiştirdiği, marka yaratan, bunu dünyaya başarı ile satan Gülden Yılmaz'ı ilk olarak örnek verebilirim.
Yine emekli olduktan sonra da çalışma hayatını ve üretmeyi hedef alan TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanımız Aynur Bektaş girişimciliğin yaşı olmadığının güzel örneğidir.
Ayrıca Güler Sabancı gerçek sanayici kimliği, sosyal girişimciliği ile tüm dünyaya mal olmuş; bunun karşılığını dünyanın başarılı 2. iş kadını olarak başarı listelerine adını yazdırmış, bizleri gururlandırmıştır. Bunun yanında bu yıl, yaptığı yardımlarla Dünya'da Clinton Küresel Hayırsever ödülünü alan ilk Türk iş kadını olmuştur.
Girişimci kimliğinizle, iş yaşamında başarılı olmak için kadın girişimcilere neler önerirsiniz?
Cesur olun, hedefleriniz büyük olsun. Bu hedeflere ulaşmak için adımlarınız daimi ve küçük olsun.
Bildiğiniz ve severek yapacağınız işi seçin. Girişimciliğe başladığınızda önünüze gelecek engelleri bilin ve dürüst olun; mazeret üretmeyin. Bilmediğiniz konularda eğitim alın, danışmanlardan bilgi alın. Mücadeleyi bırakmayın.
Başarı, sabırlı ve azimli olup işini sonuca götüren dürüst insanların olacaktır.
"Başarı kendini nerde iyi hissediyorsa, onu kim iyi taşıyorsa onun yanında durur."
Röportaj: Mine Köse
YARIN: FAZİLET NEŞE AKMA

Editör: Haber Merkezi