ÇED RAPORU’NA RET
Geyve Boğazı Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği adına Başkan Kamuran Tan’ın, Geyve Akıncı Mahallesinde bulunan bir kumtaşı ocağı ve kırma-eleme tesisinin kapasite artışı projesi “Çevresel etki değerlendirme olumlu” kararının iptaline ilişkin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına açtığı ve faaliyeti sürdüren Dak Piliç A.Ş’nin müdahil olduğu davada karar çıktı.
HUKUKA VE DOĞAL HAYATA AYKIRI
Kamuran Tan’ın “Çevresel etki değerlendirmesi olumlu kararının; hukuka aykırı olduğu, kamu yararının bulunmadığı, çevreye büyük ölçüde zarar verdiği, ormanın ve yaban hayatın telef edildiği, otoyollara zarar verdiği” iddiasıyla Sakarya 2. İdare Mahkemesi’nde açılan davada karar oybirliğiyle alındı.
Kararda özetle;
“Bilirkişi raporu ve diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; dava konusu kumtaşı ocağı ve kırma -elemem tesisi kapasite artışı proje faaliyeti kapsamında her ne kadar hava kirliliği modellemesi kapsamında AEOMOD hava kalitesi modellemesi ile yapılan çalışmalarda ilgili tesis için yapılan hesaplamaların doğru ve kabul edilebilir olduğu, proje tanıtım dosyasının ve nihai ÇED raporunun davaya konu alandaki taş ocağı için doğru sonuçlar verdiği ve yeterli olduğu, ÇED süreçlerinin prosedüre uygun yürütüldüğü ve ÇED raporunda belirtilen önlemlerin alınması koşuluyla çevreye olan zararın (toz, gürültü, hava kirliliği vb.) yasal sınırlar içinde kaldığı görülse de dava konusu faaliyetin sürdürülebilmesi için 575 bin metrekare alanın 20 bin ağaç kesilerek açılacağı; bu durumun ağaçların üreteceği oksijen miktarı ve kişi başına düşecek oksijen miktarını azaltacağı, sahada özellikle büyük memeli yaban hayvanlar bulunması ve proje sahasının doğusu çevreyolu ile bölündüğünden sıkışmış olan yaban hayatını daha da daraltacağı, orman bütünlüğünü bozacağı ve devamı niteliğindeki diğer orman alanlarını etkileyeceği, bununla birlikte kumtaşı ocağı ve kırma-eleme tesisi kapasite artışı projesi ile ilgili olarak hazırlanan ÇED alanının tamamının devlet oranı snırları içerisinde yer almasın rağmen ve söz konusu faaliyetten orman ekosisteminin birinci derecede ve tamamen etkilenecek olmasından dolayı bu durumları değerlendirecek ya da ormana zararın en aza indirgenmesi açısından çalışmalar yapacak bir orman mühendisi bulunmadığı göz önüne alındığından, projenin bu haliyle devam etmesinde kamu yararı bulunmadığı sonucuna varıldığından, davaya konu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptaline, temyiz yolu açık olmaz üzere oybirliğiyle karar verildi” denildi.
