İsveç’in Yeşiller Partisi ülkemizde devam eden barış süreciyle ilgili girişimlerde bulunmuş. 
Diyorlar ki, “Daha önce İsrail ile Filistin Kurtuluş Örgütü arasında olduğu gibi İsveç olarak barış görüşmelerinde PKK ile Türkiye arasında arabuluculuk yapalım.”
Buyurun efendim, buradan yakın!
Adamların yaptığı arabuluculukla Filistin ile İsrail arasında sanki kalıcı barış sağlanmış gibi, aracısız ve direkt görüşmeler sonucu başlayan ve son derece sağlıklı şekilde devam eden barış, huzur ve kardeşlik sürecine katkı yerine çomak sokmaktır aslında amaçları…
Onlara söylenecek tek söz var bu saatten sonra…
O da “Gölge etme, başka ihsan etmez!”
Bugüne kadar PKK terör örgütünün arkasında olduğunu gösterir eylem, söz ve destekleriyle dikkati çeken ülkelerin “Barış güvercini rolüne” soyunması, ne derece inandırıcı...
Onlar arabulucu değil, olsa olsa arabozucu olarak katılırlar sürece, daha önceleri olduğu gibi…
Türkiye yaklaşık 40 yıldır devam eden süreçte kimin iyi, kimin kötü niyetli olduğunu kavrayacak tecrübeye sahiptir.
Artık oynanan hiçbir oyuna gelmeyecek kadar deneyim sahibi olmuştur.
O nedenle bu tür yaklaşımlara sırtını dönerek, aracısız, araçsız, bir başına yoluna devam edecektir.
Eğer böyle olmasaydı, barışa en yakın gün, hafta ve ayların yaşandığı bugüne gelinebilir miydi hiç!
Şimdi suyu bulandırmak isteyenlerin uzattığı her eli iyi değerlendirmek, altında yatanları geçmişin deneyimleri ile bulup, bilip; ona göre yoğurdu üfleyerek yeme zamanıdır.
Nitekim hükümetin yaptığı da budur ve en doğru olan yoldur.
Bu konuda temkinli davranan taraf, sadece hükümet değil, çatışmanın diğer tarafı olan Kürt cephesi de aynı yol ve yöntemle uzatıyor barışa elini…
Hal böyle olunca, bir başkasının kalkıp “Ben de sürece katılayım” demesinin altında mutlaka bir oyun olmalıdır.
Bilinen o ki, oyunlar bozuldukça, kardeşlik, huzur ve barış projesi çok daha sağlam bir şekilde devreye girecektir, tıpkı bugünkü gibi…