Bir yılı daha geride bırakıyoruz…

Hicri 1439…

Birkaç gün sonra da miladi 2018…

Zaman su misali akıp geçiyor…

Üstad Bediüzzaman’ın dediği gibi: Dünya durmuyor, gidiyor…

Bizim için bir hayli hızlı geçen zaman örneğin bir asker için ya da bir mahkûm için aynı hızla geçmiyor…

Adeta yerinde sayıyor…

Yine de ve en nihayetinde sayılı günler de çabuk geçiyor…

Bazı şeyler çabuk geçiyor evet…

Lakin bazı şeyler hiç geçmiyor…

Mutluluklar denizköpüğü gibi örneğin; yaşanıyor ve bitiyor…

Lakin bazı yaralar hiç iyileşmiyor…

Kuyruk acıları mesela, hiç dinmiyor…

Bazı acılar hiç unutulmuyor…

Bazı şeyler bittiği gibi, bazı şeyler de bitmiyor…

Mesela Kadın Doğum Hastanesi inşaatı bitmiyor…

Uzunçarşı rekreasyon projesi bitmiyor…

Erenler’de yapımı süren üst geçit inşaatı bitmiyor…

Bazı şeyler bitmediği gibi, bazı şeyler de hiç başlamıyor…

Sakarya Adliyesi inşaatı başlamıyor örneğin...

Kanal İstanbul Projesi de öyle…

Bazı şeyler gittiği gibi, bazı şeyler de geri gelmiyor…

Ada Treni geri gelmiyor örneğin…

Eski günler de geri gelmiyor…

Bir de gidenler var tabii ki…

Gidenler de geri gelmiyor…

Bazı sözler de yerine gelmiyor…

Bazı sözler boğazda düğümleniyor…

Bazı sözler ise hiç dile gelmiyor…

Bir yılı daha geride bırakırken, Sakarya yine yerinde sayıyor…

Sonra bir bakmışsın ki seçim gelip kapıya dayanıyor…

Öyle şeyler konuşuluyor, yaşanıyor ve oluyor ki…

İnsan hakikaten dayanamıyor…

Gün geçiyor, yıl geçiyor, ömür geçiyor…

Ve nihayetinde insan her şeye alışıyor…

Hepinize iyi seneler…

YENİDEN ADAY NASIL OLUNUR?

Önümüzdeki ilk seçim belediye seçimleri…

Peki, belediye başkanlarımız neler yapacak da yeniden aday olacak?

Öncelikle üç dönemi devirdiyseniz hiç boş yere hülyalara dalmayın…

“Acaba hakkımda özel bir karar alınır mı” falan diye düşüncelere kapılmayın…

Siz ağzınızla kuş dahi tutsanız yeniden adaylık ihtimaliniz yok…

Gelelim diğerlerine…

Koltuğu korumak o kadar kolay değil elbette lakin sanıldığı kadar zor da değil…

Bir kere il ve ilçe başkanları ve de milletvekilleri ile iyi geçinin…

Gereksiz küslükler, anlamsız kaprisleri bir kenara bırakın…

Şayet bazı dargınlıklar varsa muhakkak giderin…

Kadın ve gençlik kollarıyla da aranız iyi olsun…

Sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle de…

Hani 3-4 sene yan gelip yattınız ya, son sene vitesi iyice yükseltin…

Bütün varınızı yoğunuzu son seneye harcayın…

Yarım kalmış işleri ivedilikle bitirin…

Sözünü verdiğiniz projeleri tamamlayın…

Şayet bitmeyecek ve yetişmeyecek dahi olsa bazı projelere de 2018’de başlayın…

Yaptığınız her işi abartarak sunun ve daha önce hiç yapılmamış bir iş yaptım havası verin…

Bol bol ilan ve reklam vererek kendinizi ön planda tutun…

Tüm personelinizi ve yardımcılarınızı etrafınıza toplayıp birlikte hareket edin…

Sık sık toplantılar düzenleyerek yeni stratejiler geliştirin…

Çevrenizde “ben olmazsam bu şehir biter” şeklinde esrarlı bir hava yaratın…

Çok paranız varsa sonucu lehinize çıkacak anketler yayınlayın…

Sosyal medyayı etkili bir şekilde kullanın…

İşiniz olmasa dahi bol bol Ankara’ya gidin…

Genel merkezle ilişkilerinizi iyi tutun…

Gündemi sıkı bir şekilde takip edin…

Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmalarını iyi dinleyin ve o ne yapıyorsa aynısını yapmaya özen gösterin…

Erdoğan’ın işaret ettiği hususlarda mutlaka topa girin…

Muhalefet partileri ve en yakın rakiplerinizle olabildiğince üst perdeden konuşun…

Meydan okuyun, bağırın, tehdit edin…

En ufak bir eleştiriye dahi tahammül göstermeyerek gerektiğinde muhataplarınızı mahkemeye vermekten çekinmeyin…

Muhtarlarla bir araya gelerek taleplerini ve sıkıntılarını dinleyin…

Sosyal yardımları çoğaltın…

Çarşıya pazara çıkın, esnafı ziyaret edin…

Kahvelerde oturup çay için…

Aman yolları ve kaldırımları ihmal etmeyin…

Diğer belediye başkanları ile dayanışma içine girin…

Birkaç belediyecilik ödülü almaya çalışın…

Ve de en mühim hususu en sonunda söylüyorum:

“Önemli olan ben değilim, davamız” deyin…