ABD NİN FİNANS İSTİHBARAT AĞI

Financial Crimes Enforcement Network

 

Bu gün ABDnin dünyada kara para aklayan bankalar, finans kuruluşu ve kara para aklayanları yakalamak için kurduğu istihbarat ağından biraz bahsetmek istiyorum.

 

Yaptığım araştırmaya göre bugün 54 ülkenin iş birliği bu teşkilatın omurgasını meydana getirmiştir.

 

 İlgili ülkelerin içinde ABD yok.

 

Gene o günkü gazetelerin yazdıkları ve bu işin uzmanlarının ifadelerine göre

 

Almanya, Hollanda, Belçika, Avusturya ve Fransa da yok.

 

Haber kaynaklarının yayımladığına göre FINCEN in içinden, sebebini bir türlü anlayamadığım bir şekilde çok gizli olması gereken belgelerin sızdırılması anlaşılır bir şey değildir. Bu kadar koordineli ve gizli çalışan bir teşkilatın içinden her hangi bir belgenin dışarı sızdırılması veya kamuoyuna sızdırıldı diye açıklanması kafalarımızda bir sürü soru işaretinin başlangıç noktası olmaktadır.

Sızdırılan bu gizli belgeler, ayni zamanda dünyanın en büyük bankalarının ve finans kuruluşlarının kara para aklama operasyonlarına nasıl aracılık ettiğini ve 2 trilyon doları bulan para transferlerinde nasıl bir rol üstlendiklerinin belgeleri olmaktadır.  

 

Bu kara para aklama işlemleri ABD sınırları dışarısında gerçekleşmiş olsa da bankaların veya finans kuruluşlarının FinCEN'e raporlarını iletme zorunluluğu bulunuyor.

 

Şüphe uyandıran para transferlerinin raporları ise kısaca SAR olarak biliniyor.

Bir banka veya finans kuruluşu herhangi bir müşterisinin faaliyetlerinden şüphelenirse bir SAR hazırlayıp, FinCEN'e iletiyor.

 

Yasa dışı yollarla elde edilen bu kaynaklar, kara para aklama yoluyla uluslararası finansal sisteme dahil ediliyor.

Kara para aklamak, uyuşturucu satışı ya da yolsuzluk gibi yasa dışı yollardan elde edilen gelirlerin itibarlı bir bankada açılan hesaba aktarılması ve suçla bağını gösteren izlerin üzerinin örtülmesi olarak özetlenebilir.

 

Batılı ülkelere finansal kaynaklarını taşıyamayan yaptırıma maruz kalmış Rus oligarklar da benzer yöntemleri kullanıyor.

 

Bankalardan, müşterilerinin kara para aklamalarına yardımcı olmamaları ve bu paranın yürürlükteki yaptırımları delecek şekilde dolaşıma sokulmasını engellemeleri bekleniyor.

 

Kanunlar gereği bankaların müşterilerinin kim olduğunu bilmeleri gerekiyor. Şüpheli bir işlem tespit ettiklerinde bunu raporlayıp ardından kirli paraları almaya devam etmeleri yasalara aykırı.

Eğer ellerinde şaibeli bir finansal işleme dair deliller varsa, bankalardan para akışını kesmek için tedbir almaları bekleniyor.

 

Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'ndan (ICIJ) Fergus Shiel, "Ele geçirilen belgeler, bankaların dünyada dolaşan devasa miktarlardaki kara para hakkında ne bildiğini gösteriyor" diyor.

Shiel ayrıca dokümanların söz konusu tutarların ne kadar büyük boyutlarda olduğunu da ortaya koyduğunu belirtiyor.

FinCEN belgeleri, yaklaşık 2 trilyon dolarlık para transferini kapsıyor.

Sızan belgeler, 2000-2017 döneminde bankalar tarafından yapılan SAR raporlamalarının sadece küçük bir bölümünü oluşturuyor. Yani sözde kara para akladıklarına inanılan kuruluşların veya devletlerin çok az bir bölümü FİNCEN e bildirilmiş. Bu 54 ülke bu işlerden sorumlu. Gerekirse veya ABD isterse bu memleketlere ağır faturalar kesebilir. Kendisi ve diğer Avrupa devletleri bundan muaf tutuluyor. Dünyada ama legal ama illegal bütün para dolaşımı takip ediliyor.   Demokrasi havarileri tarafından Dünyadaki bütün para hareketi takip ediliyor. Her yerden Dünyayı bağlamışlar.

 

İFŞA OLAN FİNANS KURULUŞLARI

HSBC, dolandırıcıların yüz milyonlarca dolarlık çalıntı parasını finansal sisteme sokmasına göz yumdu. Banka ABD'li yetkililerden oluşturulan sistemin dolandırıcılık olduğunu öğrenmesine karşın adım atmadı.

JP Morgan, bir şirketin Londra'da kime ait olduğu belli olmayan bir hesap üzerinden 1 milyar dolardan fazla para transferi yapmasına izin verdi. Banka daha sonra hesabın FBI'ın en çok aranan 10 kişi listesinde yer alan bir mafya babasına ait olabileceğini fark etti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e en yakın isimlerden birisi Barclays'i kullanarak yaptırımların etrafından dolaştı ve Batılı finansal kuruluşların hizmetlerinden faydalanmaya devam etti. Söz konusu kaynaklarla pahalı sanat eserleri satın alındı.

Birleşik Arap Emirlikleri Merkez Bankası, yerel bir şirketin İran'ın yaptırımları delinmesine yardımcı olacak faaliyetlerde bulunduğu uyarıları karşısında tedbir almadı.

Deutsche Bank, organize suç örgütlerinin, uyuşturucu tacirlerinin ve Batılı ülkeler tarafından 'terörist' olarak sınıflandırılan şahısların kara paralarının transferlerine aracılık etti.

Standard Chartered, Arap Bankası'nın Ürdün'deki şubelerinin 'terörün finansmanından' suçlu bulunmasından sonra dahi yıllarca Arap Bankası'nın fonlarının transferine aracılık etmeyi sürdürdü.

 

Bu belgeler öncekilerden neden farklı?

Bundan önce de finansal işlemlerle ilgili çok sayıda belge basına sızdırılmıştı.

2017 Paradise Belgeleri: 

Offshore hesap danışmanı Appleby ve danışmanlık şirketi Esera'ya ait çok sayıda doküman basına sızdı. Belgelerde politikacıların, ünlü isimlerin ve iş dünyasından tanınmış kişilerin offshore hesaplarıyla ilgili bilgiler yer alıyordu.

 

2016 Panama Belgeleri: 

Hukuki danışmanlık şirleti Mossack Fonseca'ya ait belgeler, varlıklı kişilerin vergi cennetlerini kullanarak nasıl vergiden kaçındığını ortaya çıkarmıştı.

 

2015 İsviçre Belgeleri:

HSBC'nin İsviçre'deki bireysel bankacılık faaliyetleri, bankanın İsviçre'deki gizlilik yasalarından faydalanarak müşterilerinin vergiden kaçınmasına yardım ettiğini göstermişti.

 

2014 Lüksemburg Belgeleri: 

PricewaterhouseCoopers şirketine ait belgeler, büyük uluslararası firmaların Lüksemburg'da vergi anlaşmaları yaparak yüksek vergi ödemelerinden kaçındığını ortaya koymuştu.

 

FinCEN Belgeleri daha farklı çünkü sadece bir iki şirkete ait belgelerden oluşmuyor. Söz konusu belgeler çok sayıda uluslararası finansal kuruluştan geliyor.

Bir dizi şirket ve şahsın yürüttüğü şüpheli işlemi ortaya koyan bu belgeler, bankaların şaibeli hesap hareketlerini fark etmelerine rağmen adım atmadıklarını da gösteriyor.

 

FinCEN, basına sızan belgelerin içeriğinin ABD'nin ulusal güvenliği için bir tehdit oluşturabileceğini ifade ediyor.

FinCEN ayrıca söz konusu belge sızıntılarıyla devam eden bazı soruşturmaların zor durumda kalabileceği, raporları hazırlayan kurum ve şahısların da güvenliğinin tehdit altına girebileceğini ifade ediyor.

Ancak FinCEN geçtiğimiz günlerde kara para aklamayla mücadele yöntemini baştan aşağıya değiştirme yönünde yeni öneriler açıklamıştı.

GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

https://www.haberturk.com/fincen-belgeleri-hakkinda-bilmeniz-gerekenler-2809649