Şu sıralarda sosyal medyada yapılan akıl almaz, çirkin, kişi hak ve hürriyetlerine saldırı anlamına gelen, seviyesiz, seciyesiz tepkilerle suçlanan Türk İş Başkanı Ergün Atalay’ın yaklaşık çeyrek asırdır temsil ettiği işçi kesimine sağladığı hakları atıp bir kenara, Çalışma Bakanı ile yaptığı toplantıdaki masum sözleri nedeniyle saldırıya uğramasının altında; hükümetin ülke yararına aldığı ve hemen her kesimin olumlu bulduğu kararlara olan önyargılı yaklaşımlar yatıyor olmalı…

Hükümetin aldığı olumlu kararlara bigâne kalmayıp hiç çekinmeden doğru bildiğini söyleyen Ergün Atalay’a karşı başlatılan yazılı, sözlü saldırıların tek amacı Ergün Atalay üzerinden ortalığı karıştırmak anlamından gayrı bir şey değildir…

“Bizim üzerimizden hiç kimse siyaset yapmasın” diyen Ergün Atalay’ın cevabı da sert oldu…

“Ülkeyi, işçiyi sattı diye iftira atanlardır gerçek hainler” diyen Atalay’ın sözleri salonu dolduran kişilerin alkışlarıyla kesildi…

Bugüne kadar ne ülkesini, ne de işçisini satmadığını, bunu söyleyenlerin iyi niyet taşımadığını dile getirirken, “Toplumun önünde olan herkes için böyle olaylarla karşılaşmak vardır” diyen Atalay, esas işinin işçi haklarını sonuna kadar savunmak olduğunu ve bu doğrultuda başarılı sonuçlar aldığını, rakamlara ve yıllara dayanarak net bir şekilde ortaya koydu…

“Ülkemizde siyaset ikiye bölünmüş vaziyette. Hükümetin iyi yaptığını söylesek bir türlü, söylemesek başka türlü. Sendikalar da üçe bölünmüş. Biri sorunlara ideolojik yaklaşırken, diğerleri farklı siyasi görüşler ileri sürüyor. Sendikaların siyasi parti sözcüleri gibi hareket etmeleri yanlıştır. İstesek de istemesek de ülkemizin ve sendikaların hali bu. Hangi siyasi parti ve sendika doğru olanı söylüyor ve yapıyorsa yanlarında olurum. Bu hükümet için de geçerlidir. Aksi olduğunda çıkıp çekinmeden her şeyi söylüyorum ve söylemeye devam edeceğim. Benim esas davam işçimin haklarını savunmaktır…”

Bu doğrultuda sözlerine Allah’ı şahit göstererek nokta koyan Atalay, ülkeyi karıştırmayı, farklı konular üzerinden hedef haline getirenlerin oyununa gelmeyeceğini, “Kimse bizim üzerimizden siyaset yapmasın” şeklinde alkışlarla biten sözleriyle noktaladı…

Evet, işçi kesiminin haklarını savunmada gösterdiği başarı nedeniyle temsil ettiği kesimin güvenerek sırtını dayayacağı “sağlam duvarı” yıkmaya kimsenin, hele de kötü niyetli olanların ne iftirası, ne de saldırısı yetmeyecektir…

Çünkü Ergün Atalay bağrından çıktığı işçi kesiminin olduğu kadar ülkenin yararına olan her konuda dün olduğu gibi bugün ve yarın da aynı sağlam duruşu gösterecek bir anlayış ve iradeye sahiptir…

Nitekim böyle olduğunu yaptığı basın toplantısıyla ilin ve ülkenin gündemine bir kez daha net bir şekilde taşımış oldu…

Diyoruz ki “Yere düşmekle cevher sakıt etmez kadr-ü kıymetten…”

Bu defa ve bu nedenle Bizim Bahçe’nin “orkideleri” Ergün Atalay’a gitsin istedik…