Akparti’nin, Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki iktidarının son 20 yıldaki sayısız başarılara ve devrim niteliğindeki icraatlarına şahit olduk.

 2023 seçimleri öncesinde ise dünyada yaşanan ekonomik krizler ve bir 3. Dünya savaşı ihtimalinin olduğu zorlu bir dönemden geçiyoruz.

 Fakat gelişen olaylara tarih perspektifinden baktığımızda günümüzde yaşananlara hiçte yabancı olmadığımızı görüyoruz. 

Bu başlıklar eşliğinde Başlaylımmı ??

Sultan Abdülhamid Han zamanında sultanın aleyhinde dönemin satılık muhalifleri ve memleketin çökmesini isteyen dış güçlerden emir alan gazeteler ve onların yalan haberleri ile günümüzde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan için atılan iftiraların benzerlikleri inanın bizleri şaşkına çeviriyor.

1880 tarihinde Osmanlı’nın hain basını Sultan Abdülhamid Han’ın İtalya’ya kaçacağını haber yaparken, Ana muhalefet lideri Darbeden önce Erdoğan’ın Endonezya’ya kaçacağını iddia ediyordu. 

 

Haziran 1897’de Sultan aleyhtarı gazeteler Osmanlı Halkının Sultan Hamid’e karşı ayaklanmalarının helal ve gerekli olduğu noktasında haber yaparken, 2013’de Hdp’li Figen Yüksekdağ’ın bir demecini haberleştirerek “Bunlara karşı koymak isyan etmek haktır” manşetleri atılıyordu.

Temmuz 1906’da gazeteler Osmanlı ordusu’nu sultana karşı darbeye kışkırtırken, biz son 15 yıl içerisinde gazetelerden ordu göreve manşetlerini gördük.

Haziran 1897’de Osmanlı gazetelerinde “Sultan servetini Avrupa’ya kaçırıyor yalanı atılırken, bizler Chp liderinin tazminata mahkûm olduğu man adası yalanlarına şahit olduk.

Mizan Gazetesi, Haziran 1897 yılında Sultan'ın Meşruiyeti Yok manşetleri atarken bugün Tayyip Erdoğan’ın diploması ve 2023 yılındaki yeniden adaylığı üzerinden “2. Kez seçilemez, Meşruiyeti Yok” palavraları atıyorlar.

İstanbul’daki yunan Ermeni ve birçok gayri müslimin İstanbul caddelerinin “Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet” sloganlarıyla çınladığı 23 Temmuz 1908 gününden neredeyse 114 yıl sonra bile bir parti lideri Grup toplantısı Kürsüsünden; "Kahrolsun İstibdat, Yaşasın Hürriyet" diye haykırıyor.

Ağustos 1904’de Sultan Abdülhamid’in tabir yerinde ise çılgın projesi olan Hicaz Demiryolu için “Hicaz Demiryolu büyük yalan” şeklinde haberleştirilirken, Bugün ajans tarafından yönetilen muhalefet Recep Tayyip Erdoğan’ın çılgın projeleri olan “Kanal-İstanbul” projesine karşı çıkıp yalan haberler yapıyorlar.

Bunun gibi onlarca örnek yazabilirim, gelelim bu yazıyı yazma amacıma

Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi Abdülhamid ile ilgili şu itirafta bulunmuştu:

"Sultan Abdülhamit Han'ın hal' edilmesi kararını destekledim. Ancak, altı ay sonra anladım ki Abdülhamit’in siyasetteki ağırlığı bütün meclise denk ve hatta meclisten fazla idi." Diyerek Abdülhamit’i anlamanın ne kadar önemli olduğunu bugünlere duyurur gibiydi.

 

Bugün içinde bulunduğumuz duruma, savaşın eşiğinde bir dünyaya, bütün ülkelerin savunma ve saldırı için pozisyon aldığı bir ortamda 114 yıl önceki hataya düşmememiz gerekli. Erdoğan’ı anlamak zorundayız.

 

Neden mi?

Sultan Abdülhamit Han I. Dünya Savaşı ilе ilgili şu sözleri söylemiştir: “Kırk yıl şu dеvlеtlеrin birbirinе düşmesini bеklеdim. Onlar birbirlеrinе düştü, şimdi bеn tahtta değilim.”

 

Evet Sultan Abdülhamit Han 1. Dünya savaşıda tahtta değildi, fakat biz çıkacak bir 3. Dünya savaşı öncesi Tüm dünya birbirine kin güdüp eski hesapların bile tekrar gündeme geldiği bir zamanda aynı hataya düşmeyeceğiz. 

Muhalefet Yapacağı basın toplantısını bile konsolosluklardan icazet almadan yapamayan, olası bir iktidar değişikliğinde tüm kazanımları yıkmaktan ve Erdoğan’ı düşürmekten başka vaadi olmayan muhalefete ülkeyi emanet edemeyiz. 

Erdoğan’ı Abdülhamit’in yalnızlığına terk etmeyeceğiz. Üstad Necip Fazılın Abdülhamid'i anlamak her şeyi anlamak olacaktır. Sözünü bugün Erdoğan’ı anlamak her şeyi anlamak olacaktır. Diyebiliriz.

Ne Griptir ki !!!

Dün Cennet Mekân Abdülhamit han için Ülkeden Kaçacak manşetlerini atan ve attıranlar, İngiliz ve Alman Yahudileri idi, 

Bu gün ise, “Erdoğan Kaçacak delik arıyor” manşetlerini atan ve attıran bazı muhalif gazetelerin eski imtiyaz sahipleri İngiltere İsrail, ABD ve Almanya’da yaşıyorlar! 

           Dua ediyor Dualarınızı bekliyoruz