Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, görevdeki ilk senesini doldurmak üzere…
Geride kalan zamana baktığımızda belediyecilik anlamında parlak başarılar göremiyoruz maalesef…
Bol bol vaatlerde bulunulduğunu ancak işin icraat kısmına geçilemediğini müşahede ediyoruz…
Büyükşehir Belediyesi ve Ekrem Yüce geçen süre zarfında genellikle “işe girenler, işten atılanlar” gibi haberlerle gündeme geldi…
Zeki Toçoğlu döneminin hemen hemen bütün üst düzey yöneticileri değiştirildi…
Sadece üst düzey yöneticiler de değil şube müdürlerine, hatta personele varıncaya kadar Toçoğlu ve ekibine yakın birçok isim birer birer tasfiye veya pasifize edildi…
Toçoğlu döneminden kalan bu isimlerin büyük bölümünün maaşlarını almaya devam etmesine ve de belediye devralındığında bile personel anlamında bir şişkinlik yaşanmasına karşılık ilaveten yüzlerce kişi işe alındı, alınmaya da devam ediliyor…
Günümüzde birçok profesyonel kurum ve gelişmiş organizasyonlar küçülerek büyüme (downsizing) anlayışını benimseyerek üst düzey kadroları azaltma yoluna giderken ve bir önceki yönetim de bu anlayışla birçok daire başkanlığını kapatmışken, Ekrem Yüce ve yönetimi ise yeni yeni daire başkanlıkları açmak ve yeni birtakım şirketler kurmak suretiyle personel sayısını ve maliyetleri artırmayı tercih etti…
Ekrem Yüce öncelikle Toçoğlu döneminden kalan ve kendi aklına da yatan projelerin devam edeceğini açıkladı…
Akçay ve Çamdağı barajları gibi, Pekşenler’in oradan şehre yeni bir giriş kapısı açılması gibi, SGK katlı kavşağı gibi, Dörtyol Kentsel Dönüşüm Projesi gibi, AFA’nın arazisine büyük bir kongre ve kültür merkezi yapılması gibi, yeni bir belediye binası ve eski İmam Hatip Okulu arazisine iki okul inşa edilmesi gibi Toçoğlu döneminde altyapısı hazırlanan birçok projenin devam ettirileceğini açıkladı…
Bu projelerin hiçbiri tamamlanamadığı gibi, birçoğuyla ilgili herhangi bir somut adım dahi atılamadı…
Bunların yanında her zeminde ve her fırsatta, büyük bir ısrarla raylı sistem taşımacılığı sözü verildi…
İlk olarak merkezden Yenikent ve Kampüs bölgelerine raylı sistem taşımacılığı yapılması hedeflendi… 
Bu amaçla Güney Kore ve Bursa’ya seyahatler gerçekleştirildi…
Toplantı üstüne toplantılar yapıldı ve şehrin raylı sistem taşımacılığına kavuşacağı müjdelendi…
Daha sonra bunun yanı sıra bir de Nostaljik Tramvay projesi ortaya atıldı…
Önce Yeni Cami-Millet Bahçesi arasında çalışacak dendi, sonra güzergahın Serdivan Belediyesi’ne kadar uzatılabileceği söylendi, bir ara da öncelikle Yeni Camii-Hilmi Kayın arasında çalışabileceği gündeme getirildi…
Gar binasının önünde içerisinde kabak, ayva ve fındık gibi ürünlerin yer alacağı şehri simgeleyecek bir sanat eseri oluşturulacağı belirtilirken, daha sonra Gar’ın Donatım Park bölgesine taşınıp arada kalan bölgenin yeni bir bulvar yapılacağı söylendi…
Donatım Park’ın içine de 5 adet müze kurulacağı ve parkın adının Müze Park olarak değiştirileceği gündeme getirildi…
Tüm bunların haricinde daha birçok söz verildi, vaatte bulunuldu:
Erenler’de kenevir yetiştirilecek…
Yenikent’ten Serdivan’a yeni bir geçiş sağlanacak…
Nehir Ada projesiyle Sakarya Nehri ile şehir bütünleşecek, nehirde gondollarla gezilecek…
Melen’de Botanik Vadisi ve Bal Ormanları oluşturulacak…
Aromatik bitkilerle tedavi yapılacak, doğal yaşam ve sağlık vadisi kurulacak…
Kültür Vadisi kurulacak…
Spor Adası oluşturulacak…
Yeni bisiklet rotaları belirlenerek bisiklet dostu şehir olunacak…
Bölgenin en büyük Şehir Kütüphanesi kurulacak…
Yeni sosyal gelişim merkezleri ve SAMEK binaları yapılacak…
Söğütlü’de çikolata fabrikası kurulacak…
Mısır özü yağı fabrikası kurulacak… 
Geyve’deki MYO binası yenilenecek…
Akyazı Kuzuluk’ta Seracılık Mükemmeliyet Merkezi kurulacak…
Alancuma’da Uygulamalı Tarım ve Çiftçi Eğitim Merkezi kurulacak…
Uzunçarşı’nın 3. etabı tamamlanacak…
Ayrıca Uzunçarşı’nın üstü de kapatılacak…
Teknolojik ve çevre dostu büyük parklar ve akıllı mekanlar oluşturulacak…
Hastane bölgesindeki park sorununu çözmek için yaklaşık 600 araçlık bir katlı otopark inşa edilecek…
İlk etapta aklıma gelen sözleri bunlar, bunlara ilaveten başka sözler de vermiş olabilir…
Bunların hepsi son derece faydalı ve şehre ivme kazandıracak projeler…
Ama nasıl yapılacak, hangi kaynakla yapılacak ve de ne zaman yapılacak bütün bunlar?
Belediyenin gelirleri KDV iadeleri nedeniyle kesilirken, gelirlerin büyük bölümü ta Aziz Duran döneminden kalma deprem kredisi gibi borçlara harcanırken, yeni alımlarla personel maliyetleri günden güne artış gösterirken ve de ülke çapında bir ekonomik durgunluk yaşanırken nasıl hayata geçecek bu projeler?
Ekrem Yüce’nin iyi niyetinden, bir şeyler yapma gayretinden, yöneticilik kabiliyetinden kimsenin bir şüphesi yok…
Ancak Ekrem başkanın yeri geldiğinde “Hayır” demeyi bilmesi ve herkese her şeyin sözünü vermemesi gerekiyor…
Ve de verdiği sözlerin de gereğini yapması, somut adımlar atması ve de artık büyük ölçekli projeleri hayata geçirmesi bekleniyor…
Peki, geride kalan bir sene boyunca hiç mi bir şey yapmadı belediye?
Tabi ki böyle bir şey söylenemez…
Asfalt ve yol çalışmaları, kültür sanat faaliyetleri gibi rutin belediyecilik hizmetlerine devam edildi…
Katlı Pazar karşısında Süt 54 mağazası açıldı ve günlük taze süt satışına başlandı…
Çeşme Meydanı’na bir çeşme yapıldı…
Tanzanya’ya gidildi, Nijer heyeti de şehrimizde misafir edildi ve ülkeler arazında önemli birtakım anlaşmalar imzalandı…
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yaptırılan Millet Bahçesi inşaatında sona gelindi…
Bir önceki SASKİ yönetiminin bitirdiği veya bitirmek üzere olduğu bazı çalışmalar tamamlandı…
Bir yıl işte böyle geçti…
Ve bu sürede DOKAP ve ÇAYKUR gibi iki dev kurumu yöneten ve geçmişten gelen belediyecilik tecrübesine de sahip olan Ekrem Yüce’nin sadece iki meziyetine tanıklık ettik:
Birincisi Sakaryaspor’a para bulmak…
İkincisi de iş arayanları işe sokmak…