SUBÜ’NÜN KURULUŞU
Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, TV264’de yayınlanan Rakım 264 programına katılarak gazetemiz Genel Yayın Koordinatörü Engin Arapoğlu’nun sorularını yanıtladı. SUBÜ’nün 18 Mayıs 2018 tarihinde kurulduğunu söyleyen Rektör Sarıbıyık, “Tabi her doğumun kendine özgü birtakım sancıları olmuştur. Yeni kurulan bir üniversite ama Sakarya Üniversitesi’nin 1/3 oranında bölünmesiyle oluşan bir üniversite aslında. Şöyle söyleyebiliriz kampüs içinde iki tane köklü fakültemiz var. Bir tanesi Teknoloji Fakültesi. Aynı büyüklükte, hatta kapalı açık spor salonlarıyla birlikte olan Spor Bilimleri Fakültesi de yeni üniversiteye bağlandı. Dolayısıyla aynı kampüsün içinde 2 tane üniversite oldu. Bunun yanında Turizm Fakültesi Sapanca’da olan bir fakültemiz yine yeni üniversiteye bağlanmış oldu. Bunla birlikte 11 Meslek Yüksekokulu, 1 Yüksekokul da yeni üniversiteye bağlanmış oldu” dedi.
REKTÖRLÜK BİNASI
Rektörlüğü Teknoloji Fakültesi’nin iki katını boşaltarak oluşturduklarını kaydeden Sarıbıyık, “Bu süreç içerisinde de yavaş yavaş idari kadrolarımızı oluşturmaya çalıştık. Bu idari kadrolarımızda da olmazsa olmazlarımız var. Bir üniversitede Bilgi İşlem olmazsa olmaz. Öğrenci İşleri olmadan olmaz. Personel İşleri olmadan olmaz. Buralara sıkıntı yaşarsanız bu anlık olarak öğrenciye yansır, yansıyan kısımda da direkt olarak tepki alırsınız. Motoru susturmamak tabirini bunun için kullanıyorum. Siz orada bir aksaklık oluşturmazsanız işleri bir şekilde götürürsünüz” diye konuştu. Prof. Dr. Sarıbıyık, açıklamalarına şöyle devam etti: Üniversite kurgulanırken farklı bir üniversite olsun diyerek kurgulanmış. Bunun doğru olmadığını beyan ettik. Fakat bu üniversite kurgusu bir kampüs değil, ilçelerde fakülteler olacak şekilde yapılmış. Bu şekilde ilerleyeceğini düşünüyorum. Kampüs olmayan, öğrencisiz bir üniversite olamaz. Her fakülte bir ilçede, belki birkaç fakültenin bir arada olacağı, yabancı diller bölümünün içerisinde bulunduğu, Türkçe öğretim merkezinin ve üniversite yüksek lisansın içerisinde olduğu ve rektörlüğün olduğu bir, mekânı bir Kampüs olarak değerlendirebiliriz.”
YENİ FAKÜLTELER
“Yeni bir üniversite olabilmek için mevcudun dışında da bir şeylerin olması gerekir” diyen Rektör Sarıbıyık, şöyle devam etti: “Yeni üniversite diyorsak yeni bir şeylerin de olması gerekir. Burada ki yenilik yeni kurulacak olan birtakım fakülteler var. Bölgenin ihtiyaçlarına yönelik olarak biz bunu doğru kurgularsak o zaman yeni üniversite gelecek vaat eder. Bunlardan bir tanesi bölgenin tarım ihtiyaçlarını dikkate alarak kurgulamaya çalıştığımız Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi diye bir fakültemiz var. Bu fakülteyle ilgili olan kısımda biz çalışmalarımızı yürütüyoruz. Yer olarak Geyve Alifuatpaşa düşünülüyor. Bunun yanında sağlıkla ilgili Sağlık Bilimleri fakültesi Akyazı’da tasarlanıyor. Bunun Akyazı’da tasarlanmasındaki temel faktör oradaki termal kaynaklar. Aslında bizim orada ciddi bir termal kaynağımız var fakat iyi kullanıldığı tartışılır. İstanbul’un dibindeyiz fakat o potansiyeli çok iyi değerlendirmediğimizi düşünüyorum. Entegre bir birim düşünüyoruz. Sağlıkla ilgili içerisinde tedavi, rehabilitasyon, termal, yaşlı bakım ve doğallığın kullanıldığı, hatta Çin tıbbı olarak adlandırılan veya Türkiye’deki geleneksel yöntemleri alanında uzman bir yüksekokul oluşması ile iliği bir çalışma yapılması gerektiğini düşünüyorum. 3. kısımda yine şehrin kuzey bölgesindeki planlanan Batı Karadeniz Deniz Bilimleri diye bir fakülte planlanıyor. Bununla iliği çalışmaları ekibim ile yaptık. Batı Karadeniz Deniz Ticaret Odası ile görüşmelerimizi yaptık. Burada kafamızdaki şu, hangi bölüm açarsak öğrenci gelir, öğrencinin gelmesi. Önemli ve mezun ettiğimiz öğrenci hangi alanda olursa iş bulur. Çünkü öğrencimizin gelip, ‘Hocam biz iş bulamadık’ demesi bize çok ağır geliyor.”
ÖĞRENCİLERLE İLETİŞİM
Öğrencilerle iletişimine de değinen Rektör Sarıbıyık, “Bizim buradaki varlık sebebimiz aslında öğrenciler. Yani üniversitede öğrenci olmazsa beni orada kimse tutmaz. Bu Akademisyen için de geçerlidir, memur için de geçerli, güvenlik görevlisi için de geçerli. Herkes için geçerli. Öğrencilerimizin bizlerle mail yolu ile iletişim kurmalarını tercih ediyoruz. Onlarla iletişim halinde olup üniversitemizin yönlendirmesinde etkilerinin olmasını sağlıyoruz. Onlara da aslında buradan ayrıca da bir teşekkür etmem lazım. Yani böyle bir ayrılış sürecinde bir anda kendilerini başka bir alanda buldular. Bu konuyla ilgili yabancılık çekmemeleri için elimizden gelenin fazlasını yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
