Meslek odaları, ekonomik tabanlı sivil toplum kuruluşları ve birçok iş adamı bir araya gelerek ortak basın toplantısı düzenlediler.

İş dünyası tek ses "Şehrimiz için pandemiyle mücadele edelim" diye çağrıda bulundu.

İlk vaka 11 Mart 2020 yılında görüldü ve asrın illetti ile mücadele o tarihten itibaren verilmekte. Hayatta kalmak, sağlıklı yaşamanın önemi kadar iktisadi yaşamın da işleyişinin sağlıklı yollar ile yoluna devam edebilmesi de bir o kadar önemli.

Birbirinden bağımsız hareket edilecek alanlar değil!

Geçtiğimiz günlerde "Pandeminin normalleşme sonucu adımları" ilan edildi.

Gerçekleşen toplantı da sivil toplum kuruluşları adına Satso Başkanı A.Akgün Altuğ basın açıklaması yaptı.

Normalleşemeye ilişkin gerçekleştirilecek girişimler il bazlı olarak adım adım yönetilecek ve sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi yerelde halkın ve yöneticilerin sorumluluğunda ve katkılarıyla olacak.

Böylesi bir toplantıya ve çağrıya asıl sebep merkezi bütçe ile iş dünyasının finanse edilememesi.

Vakanın görüldüğü ilk günden itibaren kapalı olan iş yerleri için uygulanan mücbir durum ilan edilen sektörel gruplar için vergi ödemesi ve bazı ürünlerde KDV indirimi olarak düzenlendi.

Kredi başta olmak üzere sgk, vergi vb. ödemeler ertelenmediği gibi geçmiş dönem borçların yapılandırılması hakkında düzenlenen 7256 sayılı kanun gereği vergi yapılandırmasının ilk taksiti Şubat ayı sonu olarak açıklandı.

Karşılıksız, hibe niteliğinde kredi kullanmak, tüm ödemelerin ertelenmesi de sağlanmadı. Tüm bunların yanında kapalı olan işyerlerinin açılışı da sağlanmadı.

Her işyeri kendi kaderi ile baş başa bırakıldı.

Sosyal devlet varlığını hissettirmedi bugüne kadar, bir türlü!

Son yapılan düzenleme ile illerde ki vaka sayısı ve risk yönetimi esasına göre, normalleşme adımlarının atılması planlanmakta.

İllerin vaka sayıları ve aşı oranlarına göre “düşük”, “orta”, “yüksek” ve “çok yüksek” riskli iller olmak üzere dört kategoriye ayrıldı.

Düşük riskli iller mavi, yüksek riskli iller turuncu ile gösterilmekte.

Sakarya’nın içinde bulunduğu tablo turuncu ve mavi renk grubuna geçmesi hedeflenmekte!

Sağlık, ekonomiye olumsuz etkileri ve sosyal yaşamda yarattığı tahribat düşünülürse, mücadelenin önemini ve boyutuna anlamakta mümkün.

“Her koyun kendi bacağından asılacak” İller kendi önlemleri ve verecekleri mücadele ile sağlıklı yaşamı tayin edecekleri gibi iktisadi yaşamı da işler hale dönüştürecekler.

Bu anlayıştan hareketle; Altuğ “Artık hepimizin kendi şehrimizle ilgili seyri görecek, kısıtlamayı veya esnemeyi etkileyebilecek güce sahibiz. Pandemi ile mücadele de bireyler olarak işin asıl sahibi bizler olduk. Şehrimizi ayağa kaldıracak gücü göstermeliyiz. Bunu da kurallara dikkat ederek tedbirlere uyarak yapabiliriz. Sakarya’nın iddialı bir kent olduğunu bu konuda da ispat edebiliriz.” Diyerek kararlı bir tavır sergiledi.

“Biz meslek odaları ve ekonomik tabanlı sivil toplum kuruluşları olarak üyelerimizle birlikte temizlik, maske ve mesafe kuralları daha fazla riayet edip şehrimiz için topyekûn mücadeleye başlıyoruz ve tüm Sakaryalıları bu mücadeleye davet ediyoruz.” çağrısında bulundu.

Kapalı olan işyerleri açılmalı, yüksek risk grubu içerisinden yani turuncu renkten bir an evvel kurtulmalı, düşük oranlı risk grubuna, mavi renge dâhil olmalıyız.

Bunun yolu da Akgün Altuğ’ un çağrısında işaret ettiği gibi topyekûn mücadele ile mümkün.

Sanırım STK temsilcilerinin oluşturduğu bu çalışma grubu ve usul başka illerde rastlaşabileceğimiz türden değil, belki ilk olma özelliği ile örnek teşkil edecektir.

Virüsün yayılması adına uygulamalara ilişkin kötü örnekler var.

Özellikle iktidar partisinin kapalı salon kongre toplantıları, keyif kaçıran ve direnç kıran nitelikte örnekler.

Ancak tüm bu olumsuz tutum ve davranış biçimine inat, kararlı bir duruş sergileyerek, kendi sorunumuzun üstesinden gelmeyi becermeliyiz.

Birbirimize olan borcun gereği, her yurttaş bu çağrıya kulak kabartmalı. Ve üzerine düşüne yerine getirmeli.

Yanı başındaki komşun açken tok olarak yaşamı sürdüremezsin.

Düştüğümüz yerden hep birlikte ayağa kalkacağız.

Eğer, hak haksızlıktan yüce,

Sevgi nefretten üstün,

Aydınlık karanlıktan güçlüyse,

Çaresi yok usta, BİZ KAZANACAĞIZ!

Nazım Hikmet

[email protected]