Devr-i sabık yaratmak sözü siyaset terminolojisine 1950’li yıllarda girmiş…

Demokrat Parti’nin tek parti CHP iktidarına son verdiği yıllarda yani…

Kendinden önce gelenlerin yaptıklarının hesabını sormak anlamına geliyor…

31 Mart seçimlerinde el değiştiren, bilhassa AK Parti’den CHP’ye geçen belediyelerde de bu duruma şahit oluyoruz…

İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok belediyede geçmiş dönemde yapılanlar gün yüzüne çıkarılıyor…

İddialar gerçekten çok vahim…

Belediyeye gitmeden maaş alan bankamatik memurlarından bahsediliyor…

Ballı maaşlı danışman kadrolarından dem vuruluyor…

Örneğin Bolu’da AK Parti Kadın Kolları Başkanı’nın belediyeden maaş aldığı ortaya çıktı…

Eski Bakan Egemen Bağış’ın şoförünün 13 yıl boyunca İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden maaş aldığı ileri sürüldü…

Yandaş tabir edilen şirketlere verilen ihaleler…

Birtakım sivil toplum kuruluşlarına nehir gibi akıtılan paralar…

Şatafatlı, görgüsüzce döşenmiş makam odaları…

Neredeyse önüne gelenin emrine verilen makam arabaları, özel şoförler…

Gerçekten içler acısı bir manzara…

Hemen her AK Partili belediyenin gırtlağına kadar borca battığı da görüldü…

Benzer iddia ve bulgular ilimizdeki bazı belediyelerde de ortaya konuldu…

Belediyeye uğramadan maaş alan, hatta belediyeye gitmeden başkan yardımcısı bile olabilen insanlar olduğu ileri sürüldü…

Bazı makam araçlarına bedelinin kat kat üstünde kiralama ücreti ödendiği ortaya çıkarıldı…

Birçok yerde de belediye başkanı değişmesine karşın yine AK Parti kazandığı için bazı gerçek ve tespitlerin sümen altı edildiği söyleniyor…

Bütün bunlar toplum vicdanını yaralayan hadiseler…

Belediyenin her bir kuruşunda, her bir imkanında tüyü bitmemiş yetimin hakkı var…

Bu dünya edebi değil, ilanihaye kalmayacağız hiçbirimiz bu dünyada…

Bugün toprağın üstünde gezindiğimiz gibi, yarın da o toprağın altına gireceğiz…

Kim hangi yanlışı, hangi hukuksuzluğu tespit etmiş ise bunu vatandaşlara tüm çıplaklığıyla açıklamalıdır…

Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır…

Zulme rıza gösteren zalimin ta kendisidir…

Her belediye başkanı bu gerçeği bilerek hareket etmeli…

Hiçbir hakikatin sonsuza dek gizli kalamayacağını iyi bilmeliler…

Her adımlarında, her kararlarında kılı kırk yararak hareket etmeliler…

Makamın büyüsüne kapılmamalı, işi ehline vermeliler…

Ne genel merkezlerinin, ne parti yönetimlerinin, ne de birtakım siyasilerin, işadamlarının, sivil toplum kuruluşlarının baskılarına boyun eğmeliler, gazına gelmemeliler…

Zira yaptıklarının hesabını o şahıslara değil Allah’a verecekler…

Her koyun kendi bacağından asılacak!

İşte bu bilinçle hareket etmeliler…

Belediye başkanlarının işi kolay değil, gerçekten bu manada mesuliyetleri çok büyük…

Şayet işlerini hakkıyla yaparlarsa, adil olurlarsa, vatandaşın hakkını hukukunu, belediyenin menfaatlerini korurlarsa aynı şekilde bunun mükafatı da çok büyük…

Allah yar ve yardımcıları olsun…

Allah belediye imkanlarını sülük gibi emenlerden de, imkanları yandaşlara yağ gibi akıtanlardan da bu memleketi korusun!

 

İlk icraatlar bekleniyor

Seçimlerin ardından üç hafta geçti…

Bu hafta sonu ilk bir ay geride kalmış olacak…

Geçen süre zarfında birçok belediye başkanı kendi kadrosunu oluşturdu…

Belediye başkan yardımcıları ve bazı birim müdürlerini değiştirdiler…

Bu tür değişimlerin önümüzdeki haftalarda da devam etmesi bekleniyor…

Başkanlar bir yandan mevcut projelerle ilgili brifing alırken, bir yandan da yeni projelerin altyapısını hazırlıyor…

Tebrik ziyaretleri de tüm hızıyla sürüyor…

Herkes elinde çiçeği ile belediye başkanlarının yanında alıyor soluğu…

Herhalde bu ziyaretler birkaç ay daha devam edecek…

Ondan sonra kimin ne yapacağını görme şansı elde edeceğiz…

Bakalım ilk temeli kim atacak, ilk kurdeleyi kim kesecek…

Bakalım kim ne kazandıracak bu şehre, bu memlekete!