Ne yazık ki Sakaryasporumuz, yine bir final mağduru takım olarak çıkarken ülkenin en görkemli stadı Olimpiyat’tan, bu hayati maçı neden ve nasıl kaybettiğine yönelik şapkayı düşürüp önüne, derin bir hesap ve geleceğe yönelik plan yapmak zorundadır artık…

Zira alınan farklı yenilgi bunu emrediyor adeta…

Ders alınacak bir maç oynadı yeşil siyahlılar, “Final maçı nasıl kazanılır” anlayışına yönelik…

İnanılmaz hataların yapıldığı bir maçı geride bırakırken, final mağduru taraftarlarının çektiği acılara katlanmanın vebalini taşıyor olmalı oyuncularımız…

Evet…

Rakip Kocaelispor maça son derece hızlı, arzulu ve istekli başladı…

Daha maçın ilk dakikalarında önce sağ bek Hakan’ın, daha sonra da yılın başarılı oyuncusu sol bek Canberk’in yaptığı inanılmaz hatalarla, bir anda 2-0 yenik duruma düşmemize rağmen maçı kazanacağımıza yönelik ümidimizi yitirmiş değildik henüz…

Ancak üçüncü gol, tüm ümitleri alıp götüren sancılar soktu içimize…

Sürekli yan toplarla oyunu ileriye taşımada bir türlü başarılı olamayan ve yalnız kalıp boş yere çırpınan Berk İsmail’i gole götürecek ne bir orta ne de bir ara pası yapılmayınca, oyunun tümüyle kontrolü rakip takıma bırakılıyordu…

Hal böyle olunca ve son derece aciz bir oyun anlayışı içerisinde maça devam edince oyuncularımız, mağlubiyetle kupaya veda kaçınılmaz olması yanında, kaderimiz oldu bir kez daha…

Bu karşılaşmadan çıkarılacak çok ama çok önemli dersler olmalı…

Altyapıya eğilmek, bir güçlü scout ekibi oluşturarak, pili bitmiş şöhretler yerine; genç, dinamik ve koşan bir kadro oluşturmak vazgeçilmez olmalıdır…

Hoca tercihinde de aynı doğrultuda hareket edilmeli ve kendini ispatlamış, rekabetçi bir teknik direktörle yola devam edilmelidir…

Artık taşıma suyla değirmen döndürmenin bir faydasının olmadığı, tüm çıplaklığıyla ortaya çıktı…

Bütün bunları planlayarak bir yeni sezon ve yeni bir yönetim anlayışıyla yola devam edilmeli ki istenen hedefe ulaşılabilsin…

Zira her defasında play off finalinden dönmek bu taraftarın, takımın ve yönetimin kaderi olmaktan çıksın artık…

Dileriz futbolu bilen ve bu doğrultuda hareket eden, bir başka hesabı olmayan yöneticilerden oluşacak ideal ekiple çıkılsın yola…

Kocaelispor örneği, isimsiz ancak güçlü, başarıya, futbola aç, yepyeni bir kadro oluşturulsun…

Sakarya bir futbol şehridir…

Ve hep şampiyonluklara koşan sportif bir ruha sahiptir…

Başarısızlık ve mağlubiyet onun kaderi olamaz asla ve buna tahammülü zordur…

Bu anlayışla yola koyulmadıktan gayri başarı beklemek hayal olur ancak…

Sürekli ve ısrarla peşinden koştuğumuz, vazgeçilmesi mümkün olmayan tutkular takımı yeşil siyahlı ekip, ancak böyle olursa eğer, peşinden koşan binlerce, on binlerce taraftarını mutlu edebilir…

Türkiye’nin her yerinde belediyeler takımlarına sahip çıkıyor ve faydalı oluyor…

Ancak istenir ki Sakaryaspor’u bütünüyle belediyelere bırakmak yerine; halkımız, iş adamlarımız ve sivil toplum örgütleri de sahiplensin, taşın altına elini koysun artık…

Çünkü futbolda, paylaşıldıkça hafifleyen sıkıntılar sonrası zafere ulaşılır…

Bu anlayışla bir kez daha play off finalinden boynu bükük dönen taraftarlarımıza ve yeni dönemde görev alacak yönetim kuruluna son final maçından ders alacak şekilde hareket ederek; koşan, diri, inançlı ve yetenekli oyunculardan kurulu genç bir kadro oluşturulması adına, kolaylıklar dileğiyle sevgi çiçeği “Beyaz güller” gitsin istedik, her şeye rağmen…