Cumhuriyet Halk Partisi’nde isminin üstü küllenmek istense de ateşi hiç sönmez Ecevit Keleş’in partisine olan bağlılığının…
Bu doğrultuda verdiği mücadeleye yakından tanık olmuşumdur…
İl başkanlığı seçiminde diğer adayların yanında seçilme şansı verilmeyen Ecevit Keleş sürpriz yaparak seçimi kazanabilir mi şeklindeki soruma cevap aradım, kongrenin yapıldığı Atatürk Spor Salonunda…
Aldığım cevaplar arasında hemen hiçbir CHP’li bu soruya olumlu cevap verdi diyemem ama gözüm hep Ecevit Keleş’in üzerinde idi…
Zira karınca misali koşturup duruyordu, bir o yana bir bu yana…
Ona sarılıp giden üyeleri görünce onun bir şeylerin peşinde olduğu izlenimi oluşmaya başlamıştı içimde…
Bilirim, derinliğini bilmediği suya atlamaz, öyle bir kişiliğe sahiptir benim tanıdığım Keleş…
Aksi olsaydı, iddialı hatta peşinen favori görülen rakipler varken aday olmazdı…
Seçimi kazandığını duyunca “Demek ki bir bildiği varmış” deyip sessiz kaldığı dönemlerde küsüp köşesine çekileceği yerde partililerle ilişkisini daha da sağlamlaştıran bir gayret içerisinde olduğu çıktı ortaya…
Partinin ağır topu, Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç’un o atmosferde seçilmesini istediği Reyhan Şahin’i destekler konuşması, buna karşın rakip olarak gördüğü Ecevit Keleş’e yüklenişi ters tepmiş olmalı ki seçimi sürpriz şekilde kazanan Keleş oldu…
Yapılan oylama sonucu günün kazananı Ecevit Keleş 133 oy alırken, Reyhan Şahin 103 oyla ikinci ve eski başkan Erdoğan Isır ise bu defa 92 oyda kalarak üçüncü sırada yer aldı. 
Bu sonuçlar CHP’li üyelerin “dayatmaya karşı” olduğunu göstermesi yönüyle önemli olsa gerek…
“Ecevit Keleş partisine nasıl bir hareket getirir, başarılı olur mu?” sorusu cevap ararken, ona destek veren CHP’liler partinin ilde böyle bir değişime ihtiyacı olduğu görüşünde birleşiyor…
Bir zamanlar partinin “atom karıncası” şeklinde ilgi gören ve bu anlayış ile güvenilen bir siyasetçi olarak kabul gören Ecevit Keleş’in aylar, yıllar sonra da olsa başarılı olacağı varsayılıyor…
Ecevit Keleş’i “Zeytin çiçeği” ile kutlayalım istedik…