Büyükşehir Belediyesi’nin proje yarışması tanıtım toplantısına katıldım önceki gün…
Bu tip toplantılara katılmayalı hayli uzun zaman olmuş…
Yanılmıyorsam seçim sonrasındaki 9 aylık dönemde ilk geniş katılımlı buluşmasıydı bu Büyükşehir Belediyesi’nin…
Yüce döneminde daha önce buna benzer toplantılar yapıldığını hatırlamıyorum…
Buradan Başkan Yüce ve ekibinin hafif hafif gaza dokunmaya başladığı sonucunu çıkarıyorum…
Öncelikle toplantının mahiyetine bir değinelim…
Mimar, mühendis, şehir plancısı gibi alanında uzman 5 kişiden oluşan ekipler Sakarya için özgün projeler üretecek…
Katılımcılara toplam 1 milyon TL ödül dağıtılacak…
Ödülün mali yükünü de Türk Dünyası Mimarlar ve Mühendisler Birliği üstlenecek…
Tüm dünyadan yarışmaya katılım sağlamak mümkün…
Neresinden bakarsan bak 10 numara bir iş…
Kim düşünmüşse, kim akıl etmişse Allah razı olsun…
Sonuç itibariyle birçok cins beyin bir araya gelip Sakarya için kafa yoracak…
Bunun neticesinde birçok fikir ve proje ortaya çıkacak…
Ve bu önemli katkı için belediyenin cebinden bir kuruş para çıkmayacak…
Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin de dediği gibi “Akıl akıldan üstündür”
Bizlerin göremediğini bir başkası pekâlâ görebilir…
Bizlerin akıl edemediğini başkaları akıl edebilir…
Bu yönüyle proje yarışması fikrini olumlu buluyorum…
Sakarya’nın “Türk Dünyası Kültür Başkenti” olma hedefini de destekliyorum…
Ortaya bir hedef koymak insanı her zaman kamçılar ve diri tutar…
İşte Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Yüce’den beklenen bu gibi icraatlardır…
Böylesi projeler, yarışmalar ve düşüncelerdir…
Her zaman her yerde söylüyoruz; artık kadro kurma, ekip oluşturma işi sonuçlansın…
“O buraya gelecek, şu şuraya geçecek” işleri bir bitsin…
Herkes yerini ve konumunu bilsin ve de sadece işine konsantre olsun…
Hepimiz çoluğumuzla çocuğumuzla bu şehirde yaşıyoruz…
Dolayısıyla hepimiz aynı gemideyiz…
Bu şehrin hayrına olan her iş bizim de hayrımızadır…
Bu meyanda hiç kimse Ekrem başkanın başarısız olmasını arzu etmez…
“Her şey Sakarya için, bizim için değil” diyen Başkan Ekrem Yüce’nin de bu düşüncede olduğunu görüyorum…
Yine duyduğum ve anladığım kadarıyla hakkında yazılanlardan ve konuşulanlardan da bir hayli etkileniyormuş…
Ben de öyleyimdir…
Hakkımda yapılan yorum ve dedikodular kulağıma geldiğinde, şayet olumsuz bir şeyler söylenmişse moralim çok bozulur…
Fena halde kafaya takarım…
Hassas bir bünyeye ve tabiata sahibimdir…
Yıllar geçtikçe biraz daha tahammüllü olsam da acımasız ve haksız yorumlar karşısında isyan ederim….
Ama özellikle siyasetçilerin “sinirleri alınmış” insanlar olmaları gerekir…
Küfür ve hakaret olmadığı sürece her düşünceye ve eleştiriye saygılı olmaları gerekir…
Ahmet’in Mehmet’in söyledikleriyle ilgilenmemeleri, falancanın filancanın dedikleriyle hareket etmemeleri gerekir…
Kim ne konuşursa konuşsun, ne yazarsa yazsın Ekrem Yüce bu şehrin Büyükşehir Belediye başkanı…
Tabiri caizse bu şehrin tek patronu Ekrem Yüce…
Kimse bu gerçeği değiştiremez…
4 sene boyunca insanlar konuşacak, Ekrem başkan ise işine bakacak…
Biz gazeteciler lehte ve aleyhte yazıp çizeceğiz…
Muhalefet temsilcileri eleştirilerde bulunacak…
AK Parti içinden de Ekrem başkanı çekemeyenler, fitne fesat sokmaya çalışanlar çıkacak…
Vatandaşlar arasında kimi zaman olumlu, kimi zaman olumsuz homurdanmalar olacak…
Ama bunların hiçbiri Ekrem Yüce’nin bu şehrin tek patronu olduğu gerçeğini değiştirmeyecek…
Bilmem anlatabildim mi?
TEŞHİS VE TEDAVİ
Ekrem Yüce göreve gelir gelmez ilgili daire başkanları ve yetkililerden brifingler aldı…
Devam eden projelerin bitirilmesinden ve henüz başlanmayan ama planlanan projelerin de hayata geçirilmesinden yana görüş belirtti…
Bizzat kendine özgü projeler de vaat etti…
Bunun yanında toplumsal taleplere de kulak tıkamadı…
Orhan Camii çevresine avlu yapılması bunun en net örneğidir…
Büyükşehir ölçeğinden bakıldığında çok ufak bir iş gibi görülebilir ancak vatandaşlar nazarında değeri çok büyüktür yapılan bu işin…
Yine toplumsal talepler neticesinde Ada Treni’nin merkeze getirilmesi çok önemli ve değerli bir iştir…
Ulaşım konusunda yapılan teşhisler de gayet yerinde…
Raylı sistem vurgusu bundan ileri geliyor…
Yine şehre yeni bir giriş kapısı açılması fikri de bu yöndeki eksikliğin giderilmesi adına…
Kültür vadisi, sağlık vadisi gibi hedefler Sakarya’yı marka şehir yapma amacı taşıyor…
Çikolata, süt, bal gibi ürünlerin üretilmesi, aromatik bitkiler ve jeotermal enerjiyle tedavi gibi alanlara yönelinmesi de Sakarya’nın doğal ve tarımsal potansiyelinin doğru değerlendirilmesi neticesinde ortaya çıkmış projeler…
Tüm bu veriler ışığında teşhislerin iyi yapıldığını söyleyebiliriz…
Şimdi sıra tedavinin uygulanmasında…
Özellikle kangren halini almış durumlara acil müdahale edilmeli ki hastayı kaybetmeyelim!
PROJE ÜRETİMİ VE EKİP
Yukarıda da değindiğim gibi proje yarışması fikri 10 numara bir düşüncenin ürünü…
Her kim akıl etmişse Başkan Yüce o kişiye ayrı bir ilgi göstermelidir…
Her kim Ekrem başkana Orhan Camii’ye avlu yapılması gerektiğini söylemişse o kişi bu şehrin hayrına bir iş yapmıştır…
Nostaljik tramvay düşüncesi kimden çıkmışsa, o kişi işinin ehli bir kişidir…
İşte ekip ve kadro bunun için var…
Kim Ekrem başkana güzel fikirlerle, şehrin önünü açacak düşüncelerle, insanların hayatlarına dokunacak projelerle geliyorsa işinin hakkını veriyor demektir…
Bir başkalarının referansı ve himmetiyle göreve geldikten sonra yan gelip yatmaya hakkı yok kimsenin…
Bilhassa üst düzey görev alan isimlerin Ekrem başkanın güvenini boşa çıkartmamaları gerekiyor…
Önüne proje koymaları, sorunlara çözüm üretmeleri, yaptıkları işte bir fark ortaya koymaları gerekiyor…
Ekrem başkanın da ekibine bu düsturla eğilmesi ve görevinin hakkını veremeyen isimlerle yolunu ayırması gerekiyor…
Bu şehrin kaybedecek zamanı yok zira!
TRAMVAY PROJESİ DEVRİMDİR
Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’nin bir hedefi de nostaljik tramvay…
İçindeki “nostaljik” sözcüğü bile heyecanlanmama yetiyor…
Gelen bilgilere göre tramvay güzergahı Yeni Camii’den başlayıp Millet Bahçesi’nde son bulacak…
Çalışmalar da çok kısa bir süre sonra başlayacak…
Bu konuda çok değişik değerlendirmeler yapılıyor…
Kimi gereksiz buluyor, kimi pahalı buluyor, kimi daha önemli işler var diyor…
Herkesin fikrine saygı göstermekle birlikte ben bu projenin devrim niteliğinde bir iş olduğunu düşünüyorum…
İlk gündeme geldiğinde de söylemiştim; tramvay bu şehrin havasını değiştirir…
Sesi ve görüntüsüyle çok olumlu çağrışımlar yapar insan ruhunda…
Dışardan biri şehrimize geldiğinde hemen ilgisini ve dikkatini çeker…
Şehre estetik ve sanatsal bir görünüm verir…
- Bu itibarla bu projeyi de sonuna kadar destekliyorum…
