Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan ve “demokratik” bir sistemle gerçekleşen seçimlerde halkımız, istisnalar dışında tercihini hep sağ düşünce ve programlı partilerden yana kullandı…

Yakın siyasi tarihimize bakınca bu anlayışın günümüze kadar devam ettiği görülüyor…

Zaman zaman yapılan darbeler sonucu kesintiye uğrasa da sonunda halkın inanılmaz direnciyle, aynı anlayışa sahip partilerle yürüdü ülkemizin bugüne değin…

“Halkın gücünden gayri bir güç tanımam” diyen cesur bir yürek ve ona güvenen halkla yola devam eden anlayış, yaklaşık yarım asırdır ülkemizin enerjisini tüketen PKK terör örgütü ve onun sözcüsü HDP ile birlikte olan partilerin suni gücüne karşı, olağanüstü mücadele vermektedir şu sıralarda…

Hal böyle iken sinsi bir anlayışla eski alışkanlıklar tekrarlanmak isteniyor, bu gücü zayıflatmak adına…

Bütün bunların ülke adına pahalıya mal olan karşı çıkışları bir yana, bir de köşelerinde rahat bir hayat sürüp emeklilikten kaynaklanan saltanatı yaşayanlar girdi devreye son olarak, muhtıra özelliği taşıyan bir bildiriyle…

Sanıyorlar ki iktidara gözdağı verecekler!

Ama karşılarında “Höt!” denilince oturacak, eve kapanıp akıbetini bekleyecek, o pısırık devlet anlayışı ve topluluk yok artık…

Meydanlara çıkıp tankın altına yatan, bu yönüyle dünyayı dahi şaşkınlık içinde bırakan bir cesaret örneği sergileyen kahramanların yaşadığı bir ülke olduğumuz asla unutulmamalıdır…

Hemen her defasında ülkeyi yıllarca geriye götüren, her açıdan zarara uğratan, vesayet odaklarınca tezgahlanan darbeler dönemi, bilinsin ki asla ve kat’a hortlamayacaktır bir daha…

Zira bu tezgahın baş oyuncuları olan ve “sivil toplum” adı altında bu ülkeye dayatılan, sözde demokratik kurum ve kuruluşlar birer birer gündemden kaldırılmış bulunuyor…

Artık özgür Türkiye var…

Öyle olmasaydı eğer “Suriye’de, Libya’da, Akdeniz’de ve Karabağ’da ne işimiz var!” diyen, içe kapanık, o “esir” anlayışı savunanlar hüküm sürerdi ülkemizde…

Bugün Türkiye’nin şahlanışının altında, işte bu hür irade ve memleketi sahiplenme duygusu yatıyor…

Son olarak muhtıra mahiyeti taşıyan bildirisiyle 103 emekli amiralin eskiye duydukları özlemle ortalığı karıştırmak istemesini hayra yormak mümkün mü!

Nitekim toplumun hemen her kesiminden yükselen tepkiler ırmağında boğulmaktan gayri getirisi olmayan bu bildiriye karşı itirazlar da gösteriyor ki bu ülkede bir daha darbeler, gerçekleşmesi bir yana, hayal dahi edilemez…

O nedenle bu bildiri yok hükmündedir…

Yüreği memleket için çarpan yediden yetmişe, devletine ve milletine sahip çıkan herkese ve her kesime istedim ki “Peygamber çiçekleri” gitsin…