Tarih 23 Mayıs 2015…

Güzel bir bahar sabahına uyanmıştı Sakarya…

Sıcaklar yeni yeni kendini gösteriyordu…

Kışlıklar kaldırılmış, tiril tiril gömlekler ise raflardan inmeye başlamıştı…

Başbakan Davutoğlu da tiril tiril bir beyaz gömlek giymiş meydanı dolduran on binlerce Sakaryalıya müjde üstüne müjde veriyordu…

Verdiği müjdelerin hiçbiri gerçekleşmedi…

Bin yataklı öğrenci yurdu dedi…

Gören, duyan var mı?

Bin yataklı şehir hastanesi dedi…

2 yıl geçmesine karşılık yer bile bulunamadı daha ki nerede kaldı işin ihalesi, nerede kaldı inşaatı!

Gelelim dönemin başbakanının en önemli sözüne…

Ada Treni dedi, yeraltından dedi, şehir merkezine kadar gelecek dedi…

Hey yavrum hey!

Kim bilir kaç defa geldi TCDD Müdürü Sakarya’ya…

Hepimizin yakından tanıdığı Fatih Turan kim bilir kaç defa keşifler yaptı…

Kim bilir kaç defa bu sözü tekrarladı iktidar temsilcileri…

Nerede tren?

Biz bu iş olmayacak, sözlerini tutmayacaklar diye yazıp söylerken ne diyorlardı:

“Başbakan’ın sözü yerde kalmaz!”

Nerede başbakanın sözü şimdi!

Yerle yeksan!

Tren rayları ile ilgili bir işlem yapılacak ama…

Hayır hayır yeraltına falan alınmayacak…

Merkezden Mithatpaşa’ya kadar sökülüp atılacak…

Tren raylarını görmeyeceğiz böylece…

Böylece sorunun kökünü kazımış olacağız…

O suçlu-bu suçlu, o istedi-bu istemedi diye çetele tutmanın bir manası yok…

Sözü hep birlikte verdiler ve verdikleri sözü hep birlikte yere düşürdüler…

Vatandaşı bilmem ama bundan böyle AK Parti’nin vereceği hiçbir sözün kıymeti harbiyesi yok benim gözümde…

ONLAR KONUŞUR, AK PARTİ YAPAR

2011 yılıydı yanılmıyorsam…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da ilimize gelerek birtakım müjdeler vermişti…

Sakarya’ya 25 bin kişilik stat yapacağız dedi…

Ne kadar geçti üzerinden? 6 sene…

Bitti mi stat? Bitmedi…

Bu sene biter mi peki? İnşallah!

Bölge Adliye Mahkemesi kurulacak dendi…

Nerede mahkeme? İsmi var, kendi yok…

Milli servet yıllardır çürümeye terk edilmiş, öylece bekliyor…

Cengiz Topel Havalimanı, Sakarya ve Kocaeli’nin müşterek havalimanı olacaktı… Oldu mu?

Sakarya Nehri üzerindeki rekreasyon projesi dendi… Bitti mi?

Tüm bu sözler belki yerde kalmadı Ada Treni gibi lakin hiçbiri tamamlanamadı…

Diyecekler ki tamamlanacak elbet…

Peki, ne zaman?

Bekle babam yaz gelsin…

STAT ARAZİSİ YEŞİL ALAN MI OLSUN?!

Hükümetin Sakarya’ya dönük sözleri ve icraatları ile ilgili bunca örnek verdik…

Bunca deneyime karşılık hala daha çıkmışlar “Stat arazisi yeşil alan olsun” diyorlar…

Zamanında Vali Konağı arazisi için de “yeşil alan” diye tutturmuşlardı…

Yahu dalga mı geçiyorsunuz siz?

Sakarya halkının hangi isteği yerine getirildi ki bu muradı gerçek olsun!?

Bir de tutup imza kampanyası başlatmazlar mı…

Ada Treni için on binlerce kişi imza verdi de bir gelişme mi oldu Allah aşkına!

Neymiş efendim Sakarya’nın en değerli arazisiymiş orası…

Ya ne olacaktı?

Papazın çayırını verecek değillerdi ya!

Değerli arazi, kupon arazi, AVM, rezidans, gökdelen, beton falan denilince bir duracaksın…

Bu işlerin erbabı bunlar hemşerim!

TAM AZİZ NESİN’LİK HADİSE

Orman ve Su İşleri Bakanı’nın şehrimize geldiği gün…

Bir baba dostu arıyor akşam saatlerinde…

Devlet Su İşleri’nin 100 metre kadar karşısında oturuyor…

Saatlerdir suları kesikmiş…

Düşünün…

Su İşleri Bakanı’nın geldiği gün, Devlet Su İşleri binasının tam karşısında sular kesik!

Tam Aziz Nesin’lik hadise!

Arayıp öğrendim ki SASKİ’den kaynaklanan bir problem değilmiş…

Bölgede süren özel bir inşaatta çalışan kepçenin azizliğine uğramış bilmem ne borusu…

Zaten şu inşaatları kim denetliyor bilmiyorum…

Sakarya’da devam eden çoğu inşaatın çevresini bir gezin…

Ya yollar çökmüştür, ya altyapı patlamıştır ya da beton mikserleri döke saça yol alarak sokakları köstebek yuvasına çevirmiştir…

Nasıl olsa hesap soran yok!

ŞAMPİYON SAKARYA

Güzel şeyler de olmuyor değil hani…

Örneğin Sakaryaspor’un 2. Lig’e yükselmesi…

Örneğin Sakarya Büyükşehir basket takımının Süper Lig’e çıkması…

Şehre her anlamda artı değer katacak gelişmeler bunlar…

Ve bu işin en büyük mimari Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu…

Ah bir de şu treni şehre getirseydi…

Ah bir de şu stat arazisini yeşil alana çevirseydi de başımızın üstünde taşısaydık kendisini…