Aziz Duran’ı tanıdığımda - o günkü adıyla - Adapazarı Ticaret Sanayi Odası (ATSO) Genel Sekreteriydi. Aynı zamanda TSE İl Temsilcisiydi. Yıl 1987. Bulvar’da, Sümerbank’ın üzerindeki ofisinde, Yenigün Gazetesi’nde her Pazar yayımlanan söyleşilerimden birini yapmıştım. Fotoğrafımız var o günlerden. O 37 yaşında genç bir yönetici, ben 27 yaşında gencecik bir gazeteciymişim.

Kibar, nazik, naif, ikram etmeyi seven, misafirlerini kapıya kadar uğurlayan centilmen kişiliği dikkatimi çekmişti o ilk görüşmede. Bu özelliklerini sonraki yıllarında da devam ettirdiğine şahit olacaktık. Dostluğumuz böyle başladı.

----

RP’den Adapazarı’na Üç Aday Adayı: Zeki Aydıntepe, Aziz Duran, Tahsin Kodalak

Necmettin Erbakan Hoca’nın 1969’da Milli Görüş adıyla başlattığı, önceleri MNP, sonra da MSP adıyla devam eden anlayış, bu kez Refah Partisi adıyla hayattaydı. Sene 1994. Her seçimde ülke genelinde oylarını ciddi manada arttıran Refah Partisi’nin Sakarya’daki ağır topu, aynı zamanda RP milletvekili olan Cevat Ayhan’dı. Cevat Bey, 1996-97 Refahyol Hükümetinde Bayındırlık Bakanı olarak görev yapacaktı.

RP’de Adapazarı’na kim aday yapılacaktı. Seçimin, mevcut başkan Ünal Ozan ile bir önceki başkan Erkal Etçioğlu arasında geçmesi bekleniyordu. Üçüncü parti durumundaki RP, bir sürpriz yapabilir miydi? Zor dostum zor şarkısını terennüm ediyordu siyasetten anlayanlar. Üç aday adayı vardı: Gazeteci Zeki Aydıntepe, ATSO Sekreteri Aziz Duran ve özel bir hastanenin müdürü olan Tahsin Kodalak.

RP İl başkanı Nezir Aydın, ilçesi Karasu’dan adaydı. (Tahmin edersiniz ki, şehir merkezini alacaklarına inanan her il başkanı oraya aday olur. Galiba o da pek inanmamıştı partisinin kazanacağına.)

Düşünüldü taşınıldı, Erbakan Hoca, RP Adapazarı adayını Aziz Duran olarak açıkladı.

----

1994 Seçimlerinin Sürprizi: Kenardan Merkeze Yürüyen Halk, Aziz Duran’ı Başkan Seçti

Ve kollar sıvandı. RP teşkilatlarının en ihlası en gayretli en çok çalıştığı seçimdi o seçim büyük ihtimalle. Yüzlerce binlerce kişi gönülden cihat aşkıyla çalıştı.

Aday Aziz Duran’ın eşi RP İl Kadın Kolları Başkanı Nesrin Duran ve ekibinin çalışmaları dalga dalga yayıldı 27 mahalleli şehre. Ev ev, hane hane, kadın kadın dolaştılar. Selamlaştılar dertleştiler gönülleri birleştirdiler. Adeta siyasi destan yazdılar.

Bu süreçte resmi teşkilatların olağanüstü çaba ve gayretleri kadar, SAÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer İnan’ın başkanlığındaki yedi kişilik gizli karargâhın da seçim sonucuna büyük etkisi olduğunu söylemeliyim. Hele de Pazar günkü seçime bir gün kala, Cumartesi sabahı uyanan herkesin kapısın altından alıp okuduğu ve etkilendiği, mevcut başkan Ünal Ozan hakkında hazırlanan on altı sayfalık Bulvarun Muhtarı broşürünün sonuca katkısı büyüktü. (Beş sene önce, seçimden önceki gece yarısındaki düzenlediği broşür operasyonu ile işi bitiren Ünal Ozan, geldiği operasyonla da gidiyordu, belki de.)

Kenarın merkeze yürüyüşüydü bu seçim. Banko Başkan gözüyle bakılan CHP Adayı Ünal Ozan, bir önceki oylarını, 25.000 oyu tekrarlasa da, başta Maltepe, Hızırtepe, Beşköprü, Şeker Mahallesi gibi gariban/proleter birçok kenar mahallede Milli Görüş CHP’ye fark atacak, RP adayı Aziz Duran 32.000 oyla ipi çok önde göğüsleyecekti.

Gece yarısını geçe sonuçlar netleşince, Atatürk Bulvarı’ndaki Dilmen Otel’in balkonundan öfkeli ve mağlubiyeti aklından ucundan geçirmeyen şoke haldeki örgütüne bir konuşma yapan, merkez elitistlerin adayı Ünal Ozan, o akşamı kara gece olarak nitelendirecekti. Aksine beyaz geceydi o. Yirmi beş yıl sürecek günlerin sabahına gebeydi.

Sosyoloji kanunu yürürlükteydi artık, kenar ayağa kalkmış, merkeze doğru yürümeğe başlamıştı bir kez. Durdurulamazdı. 

----

İşçiye Altı Maaşın Ödenemediği Zor Günlerden Üst Üste Seçim Kazanan Başkana

Refah’ın, Aziz Duran’ın, ve kenar mahallenin zaferiydi bu, büyük mutluluktu elbette.

Ama işler kolay değildi. İktidarda DYP - CHP vardı. Tansu Çiller Başbakan, eski bir belediye başkanı olan (Ankara) Murat Karayalçın Başbakan yardımcısı, önceleri Onur Kumbaracıbaşı, daha sonra Mustafa Yılmaz CHP’den Bayındırlık ve İskan Bakanı’ydı.

RPli başkan Aziz Duran’a, Hükümetçe, güreş tabiri ile adeta boyunduruk çekilecek, yıllardır nüfusa miktarına göre her ay İller Bankası’ndan gönderilen ödenekler, CHPli Ünal Ozan döneminden kalan borçlara kesilecek, yeni seçilen başkan hizmet edemez hâle getirilecekti. Siyasi giyotinden geçiriliyordu Aziz Duran ve Refah Partisi adeta. Esnaftan, eşten dosttan alınan borçlarla işçiye ancak kırk beş günde bir maaş verilebiliyordu; o gidişatın sonucunda, geçen iki yıllık sürede çalışanlara altı aylık maaş birikecekti. (Bu sürede kendisi de maaş almayacak, şimdinin Saadet Partisi İl Başkanı Fahrettin Pay’dan aldığı borçla evine rızık götürecekti.)

1996 yazında bir gece, 400 işçinin - tazminatlarını ve birikmiş maaşlarını ödemek kaydıyla - iş akdini fesh ederek, başında bulunduğu kurumda adeta ameliyat yapan Aziz Duran, önceleri başta kendi partisi RP camiasından ve geniş halk kitlelerinden büyük tepkiler alsa da belediyenin düzenli maaş öder ve hizmet yapar hâle gelmesiyle, kısa zamanda bütün olumsuzluklar unutulacak, 1999 yerel seçimlerini de büyük bir farkla kazanacaktı.

Bu bir ilkti Adapazarı demokrasi tarihinde. İki dönem üst üste seçim kazanan ilk başkandı o. Bu başarıda Aziz Duran mütevazı kişiliğiyle, halk tarafından sevilmesi ve benimsenmesi kadar ilk döneminin son iki yılında yaptığı başarılı icraatların da katkısı olmuştu. Yeni yeni caddeler açılmış, Çark Deresi kolektörle sarıp sarmalanmış, şehrin kahrolası kanalizasyonu, ilk defa pis su arıtma tesisinden geçirilir olmuştu. Yeni açılan Aşevi, yoksullar için sıcacık bir umuttu şehirde artık. 

----

Bir Gece Ansızın Asrın Felaketi Denilen Deprem, Şehri Yerle Bir Ediyor: Başkan Kroki Durumda

İlk döneminde şehri adım adım güzelleştiren Başkan Aziz Duran, ikinciye seçildiği dönemde onlarca proje ile ilk dönemdeki hizmetlerinin kat kat fevkinde işler başarmanın hayallerini kurarken,  17 Ağustos 1999 Pazartesiyi Salıya bağlayan gece 03.02’de uyandığında şehrinin yerle bir olduğu kabusuyla karşılaşacaktı. 600 kadar İşhanı ve apartman yerle bir olmuş, 24.000’i aşkın konut yıkılmıştı. 4.000’e yakın insanımızı yitirmiştik. Caddeler, sokaklar, park ve bahçeler… şehir darmadağındı.

Şair, bürokrat Kamil Uğurlu dostumuz, yıllar sonra, o zor günleri ve Aziz Başkanın o günlerdeki psikolojisini şöyle ifade edecekti: ‘17 Ağustosta 1999’da Adapazarı ve civarındaki deprem esnasında ben TOKİ’nin başındaydım. Ve hadise ile alakalı ilk kriz masasını oluşturan kurum biz olduk. Haberi alır almaz, konu ile ilgili olan tüm bölümleri topladık ve ciddi bir masa oluşturduk. Hadiseden hükümeti haberdar ettik. Ondan sonra olay yerine yani Sakarya’ya hareket ettik. 24.000 civarında bina yıkılmıştı. Bunların yüzde 90’ı konuttu. Barınma ihtiyacını gidermek için hemen işe koyulmamız gerekiyordu. Gerek belediye başkanı Aziz Duran ile gerekse Vali Cahit Kıraç ile geniş ölçekli bir toplantı yaptık. Belediye Başkanı Aziz Duran iyi bir adamdı. Ve fakat çok ciddi yumruk yemiş bir boksöre benziyordu. Kroki durumdaydı. Ne yapacağını bilemiyordu ve bize yardımcı oluyordu. İyi bir adamdı. Daha sonra bu zatla tekrar görüşme imkânımız oldu.”

----

İyi İletişim ve Birkaç Yılda ayağa Kalkan Bir Adapazarı     

Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan Adapazarı’nda, dünya kurulalıdan bu yana, ortalama her yirmi beş yılda bir deprem gerçeği yaşanıyordu zaten. 

Her felaket, bir fırsattı aynı zamanda. Dönemin Ana-Sol-M iktidarı ve o günlerin Sakarya Valisi Cahit Kıraç ile iyi ilişkiler kuran Aziz Duran, birkaç yıl gibi kısa sayılabilecek bir sürede şehrini ayağa kaldırmayı başaracaktı. Bakanlar Kurulu, Depremde büyük tahribat yaşayan Adapazarı, Serdivan, Erenler, Güneşler, Arifiye, Sapanca gibi ilçelerin altyapısını koordineli yürütebilmek amacıyla 6 Mart 2000 tarihindeki Kanun Hükmündeki Kararnamesi ile Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ni ihdas edecek, Aziz Duran 2004 seçimlerine kadar, hem Adapazarı hem de Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapacaktı. 2004 Yerel seçimlerinde ise büyük bir farkla yeniden seçilecek, 29 Mart 2009’a kadar bu görevi başarıyla yürütecekti.

2020 Yılının Sakarya Halkı, Aziz Duran’ın Gerçekleştirdiği 20 Büyük Hizmetin Rahatlığını Yaşıyor

Aziz Duran 27 Mart 1994’ten 2004’e Adapazarı Beledi Başkanı, 6 Mart 2000-29 Mart 2009 arasında ise Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapmıştı. Bu sürede ne hizmetler vermemişti ki…

Üzerinden yıllar geçmiş olsa da bu önemli icraat/proje/hizmetlerin bir kısmını bir kalemde saymak mümkün: Kentpark, Vilayet Meydanı, Ormanpark, E-5 Serdivan Şehir Girişi (32 Evler Caddesi), Üniversite Yolu (2.Cadde/Necip Fazıl Caddesi), Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarı, Sapak Camii-Mavi Durak arası bulvar (2. Cadde), Bosna Caddesi, Ahmet Yesevi Caddesi, Yeni Camii Bulvarı, Adapazarı ile Yenikent’i birbirine bağlayan Sabahattin Zaim Bulvarı, Kuzey Terminali, Şehirlerarası Otobüs Terminali, Çark Kolektörü, Pis Su Arıtma Tesisi, Aşevi, AKM, Tünel Geçişli Kavşak, Maltepe İçmesuyu Arıtma Tesisleri, Emirsultan Mezarlığı... Yıllar sonra bile bir çırpıda sayılabilen 20 büyük hizmet. Daha unuttuklarımız da vardır.

Şunu söylemek mümkün elbette: 2020 Yılının bir milyon nüfuslu Sakarya halkı, Aziz Duran Başkanın yıllar önce gerçekleştiği 20 büyük projenin hizmetlerinden faydalanarak rahat ve huzurlu yaşıyor bugün. Bu ciddi ve tarafsız bir tespittir. Söyleyeyim.

Kültür Sanat Dostu Bir Belediye Başkanıydı. Döneminde Şehre Dair 32 Kitap Yayınlandı

Her belediye başkanı görev yaptığı sürede güzel hizmetler yapmaya çalışır. Doğrudur. Ama görevden ayrıldığının 12. senesinde bile ezberden sayılabilecek çok sayıda kültür-sanat hizmetleri vermiş olmak, her babayiğide nasip olmaz. Aziz Duran büyüğümüzün 15 yıllık süreyle görev yaptığı dönemde şehrine verdiği kültür sanat hizmetlerine gelin şöyle bir göz atalım:

Sakarya tarihi kültürü sanatı edebiyatı üzerine 32 kitap yayını, Sait Faik 100 Yaşında' adı altında bir haftada dolu dolu 25 program, bu çerçevede Türkiye genelinde lise öğrencileri arasında 3.286 eserin katıldığı bilgisayar ödüllü ulusal bir hikâye yarışması, ödül alan 40 eserin bir araya getirildiği Gerçek Hayaller Dükkânı adlı bir yarışma kitabı, Necip Fazıl’ın 100. Doğum Yılında, 2005 Mayısında 20 şair yazar akademisyen ve sanatçının katıldığı ulusal Necip Fazılla İki Gün Programı, AKM Kültür Merkezi, AKM Tiyatro Sahnesinin 15 Ocak 2007 tarihinde efsane müzikal Lüküs Hayat oyunu ile hizmete sunulması, 11 sene ulusal Fotomaraton Fotoğraf Yarışması, 7 sene Atatürk Bulvarında öğrencilerin bizzat meydanda yapıp yarıştıkları ilköğretim okulu öğrencileri arası resim yarışması, 7 sene Adapazarı Tiyatro Festivali, 12 sene her 1 Aralık tarihinde Sakaryalı Sanatçılar Buluşması, bu şehirde doğup büyümüş Sait Faik, Kerim Korcan, Faik Baysal, Selahaddin Şimşek, Saim Özel, Hürrem Erman, İbrahim Zaman, Ziya Taşkent, Halit Çelikoğlu, Tarkan'ın çizeri Sezgin Burak gibi ulusal değerlere anma ve saygı günleri. İlde çıkan tüm edebiyat dergilerine, her yıl bir sayılık katkı. Yetenekli gençlere Yazarlık Mektebi.

Yazarlar geçidi, sinema ve tiyatro sanatçıları söyleşileri, konserlerden söz etmedik daha. Özetle; kelimenin tam manasıyla kültür sanat dostu bir belediye başkanı geçti bu şehirden.

Mevazı, sessiz, gürültüsüz yaşadı. Gitti. Menzilin mübarek olsun Aziz Ağabeyimiz.