Zaman zaman ilginç bulduğum yorum ve yazıları, yazarına bakmaksızın sizlerle paylaştığımı biliyorsunuz…

İşte öyle ilginç bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim, İsrail’de yayınlanan Jerusalem Post Gazetesi’nden alınmış…

Önce okuyalım…

“Erdoğan’ın gerçek hedefi Yunanistan’da yaygara çıkartıp dikkati gereksiz onların üstüne çekiyor.

Ancak Erdoğan’ın gözü doğuda.

Milli silahlarını İslam ümmetinin silahları yapmak, böylece İslam NATO'su kurmak, Pakistan ile nükleer silahlara kavuşmak, Suriye üzerinden hızlıca Kudüs'e girebilmek, YPG'yi bitirip Arap’larla bağlantı kurmak, Doğu Akdeniz’de petrol ve gaz çıkarıp ekonomik ve siyasi büyük güç olmak, Kıbrıs üzerinden Gazze’ye çıkmak, Amerika’yı Orta Doğu’dan kovmak ve Halife ilan edilmek istiyor.

Suriye savaşı İsrail’in hayatta kalma savaşıdır.

Amerika Suriye’yi kaybederse Ortadoğu’da cihad başlar, Türkler ve Ruslar mücahidlere silah verir, Amerika Irak’ı da kaybeder Mısır’ı da kaybeder, her yer Türkler’in kontrolüne girer.

Türk’leri ancak hava savaşında durdurabilirdik, geç kalındı.

Hava milli savunmalarını kurmak üzereler.

İlk temasları YPG ile oluyor ve YPG’yi İsrail silahlandırdı.

Varlık gösteremiyorlar.

Türk SİHA’larıyla her gün 50 asker kaybediyorlar.

Geriye bir tek Akdeniz sahillerindeki birleşik Avrupa donanması kalıyor.

Onlar da tehlikeli eşiğe gelmek üzereler.

Bu birleşik donanma yakında Türkler’e yenilebilecek kritik eşiğe gelmiş olacak.

İstendiği gibi varlık gösteremeyecekler.

Türkler o donanmaya karşı da hazırlanıyorlar.

Kıbrıs’a deniz üssü ve anti gemi füzeleri yerleştirdiler.

Akdeniz sahilleri ve Kıbrıs’ta S-400 bataryaları kurdular.

Yakında birleşik donanmanın da karşısına eşit güçte donanmayla gelecekler. Türkiye bunları tek başına yapabiliyorsa, İslam NATO'su ile neler olmaz.

Zaman Türkler’e çalışıyor ve artık düşmanımız oldu. Türk’leri yenersek İslam’ı da yeneriz.

Türk’leri yenemezsek İslam’ı kimse durduramaz ve İsrail namaz kılar.

Filistinliler’e itaat edersiniz. Şeriat ile size hükmedilir. Tel Aviv ve Kudüs’te, her yerde ezan duyarsınız.

Tek bir Musevi bile bu topraklarda bırakmazlar. Kadınlarınız pazarlarda cariye olarak satılır.

Çocuklarınız elinizden alınır, Mücahid olarak yetişirler. Tüm dünyada Musevilik yok edilmiş olur.

Şunu da belirteyim; Türkler’in yükselişi Erdoğan ile değildir sadece, Erdoğan sonrasında da aynen böyle bir süreç öyle ya da böyle devam edecektir.

Bu Erbakan’ın doktriniydi ve süreci o başlatmıştır.

Bunların bugün ya da yarın olmasının hiç bir hükmü yok. Türkler’in hedeflerinden hiç bir şeyi de değiştirmeyeceğini İsrail’in artık görmesi gerekiyor.

‘Erdoğan gider, Türkler biter’ diye basite alırsanız hatayı burada yaparsınız.

Türkler’in geçmişine bakın, olaylar hiç de öyle olmuyor, doktrinleri sahipleniyorlar.

Türkiye’deki muhalefete de güvenmeyin, zamanla o da kalmayacak.

Dediğim gibi, zaman bizim düşmanımız derim size ve işler hiç de planlandığı gibi gitmiyor sanki bizim planlarımız üzerinde Allah’ın bir başka planı var…”

Ne güzel dile getirmiş, İsrailli yazar; “Allah’ın bir planı var” diyerek…

Bilinir ki korkunun ecele faydası yoktur…

İslam ülkelerinin gözü, kulağı ülkemize çevrilmiş vaziyette…

İşte öyle olduğunu gösterir enfes bir yazı…

Yazanın kalemine sağlık diyerek peygamber çiçekleri, okuyanlara da “orkideler” gönderelim istedik…