Bugün 14 Şubat Sevgililer Günü. Kapitalizmin, tüketim endüstrisine geniş bir pazar oluşturduğu bu özel gün tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bir gelenek olarak kutlanageliyor.

Hıristiyan dünyasında “Aziz Valentin Günü” olarak anılan ‘14 Şubat’ kutlamaları günümüzde, uzun yıllar öncesi kabul görerek, değişmeyen bir moda haline geldi... Kökeni bir hıristiyan kültürü olarak, kendi özel gün ve haftalarımız arasında yer almasa da 14 Şubat kutlamaları, toplumumuz tarafından artık benimsenmiş durumda.

‘14 Şubat’ın hikâyesi neydi?

14 Şubat Sevgiler Günü’nün ilk ortaya çıkışı Roma İmparatorluğu zamanına kadar uzanıyor. 2. Claudius, Roma’yı kendi sert kuralları ile zalimce yöneten bir imparatordu. Onun için en önemli sorun; savaşacak asker bulamamaktı. Bu durumun tek sebebini ise Romalı erkeklerin ailelerini ve aşklarını bırakmak istememeleri olarak görmekteydi. Bu yüzden Roma’daki nişan ve evlilik yasaklandı. Aziz Valentine de aynı devirde Roma’da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile beraber yasağa rağmen çiftleri gizlice evlendirmeye devam etti. İmparator bir süre sonra bu durumun farkına vardı. Valentine hemen tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak dövülerek öldürüldü. Milattan sonra 270 yılının 14 Şubat günü Hıristiyan şehitliğinde toprağa verildi. Gençler, bu olaydan sonra isimlerinin azizlerle birlikte anılmasını istendiği için Lupercalia Bayramı’nın başladığı günü Aziz Valentine Günü (Valentine’s Day) olarak kutlamaya başladılar. O günden beri her yılın 14 Şubat günü, Sevgililer Günü olarak kutlanmaya devam ediyor. Yeryüzünde kadın ve erkek beraber olduğu sürece de kutlanmaya devam edecek gibi görünüyor. Yıllar ilerledikçe 14 Şubat, dünyanın her yerinde sevgililerin birbirlerine aşk mesajları yolladığı, sevgiliye hediye alınan bir gün haline dönüştü.

14 Şubat neden bu kadar ilgi görüyor... Şubat ayı girer girmez tüm hediyelik eşya, giyim ve kuyum sektörü günler öncesinden hummalı bir hazırlığa girişiyor. Sevgiliye verilecek olmazsa olmaz hediyeler arasında yer alan; mücevher, elektronik eşya, çiçek ve benzeri ürünleri satışa sunan ticari mekanlar, vitrinlerini 14 şubat figürleriye süsleyip çeşitli indirim ve kampanyalarla da bu günü daha cazip hale getirme yarışındalar.

Günümüzde aşk, olması gerekenden başka bir şeye dönüştüğünden, 14 Şubat’ın; “Bana hediye alırsan sevdiğini göstermiş olursun” anlayışı sayesinde, hediyelik eşya sektörü de bundan bir hayli nasipleniyor!

Günümüzde kadınların ortak paydası; sevgililer gününde evlendiği ya da evlenmeyi planladığı adamdan bir hediye, bir kutlama, bir hatırlama beklemek... Öyle görünüyor ki; örtülüsünden açığına, muhafazakarından olmayanına kadar, ‘’Sevgililer Günü’’nün kutlanmasını bekleyen kadınlar olduğu sürece “14 Şubat”a ilgi sonsuza kadar devam edecek...

Oysa, birinin sevgisini ölçmek için, bir maddeye gerek duyuluyorsa, bu aşk veya sevgi değil, menfaattir. Sevgi, bir nedene ihtiyaç duymaz ve sevgi, bir güne sığdırılamaz.

Sevgi, asla hediye veya bir madde ile temsil edilemeyecek kadar yüce bir duygu. Sevgi eylem gerektirir ve bu 365 gün boyunca sürmelidir. Aramak, unutmamak, sarılmak ve birlikte ağlayıp birlikte gülümsemek gibi.

Bir insana verilecek en güzel hediye ise; onu koşulsuz sevmek ve bunun için bir nedene ihtiyaç duymamaktır.

Gerçek aşk

Aşk bir kırmızı güldü eskiden, insanın içini yakan ateş...

Nerede o yıllar? Sevdaların gecelik değil, ömürlük olduğu... Nerede, aşklarını çay bahçelerinde bekleyen, elleri ve dilleri utangaç delikanlılar...

Devir şimdi başka. Günümüzde aşk, bir saman alevi... Günlük ve cüzdan kabarıklığına göre değişen. Bugün başka, yarın başka sevgili. Şimdiki aşklar okunup atılan dünkü gazete gibi...

“Seni ölünceye kadar seveceğim” diyen aşıkların, ölene dek birlikte mutlu kalabilmeleri ancak gerçek aşkın tezahürü ile açıklanabilir. Aşkın hayat suyunu, ancak “Allah için sevmek” verebilir. Gerisi yalan...

Aşk, günahlara değil, arınmaya vesile olmalı. Bu da ancak Allah’ın razı olduğu bir aşkla mümkün.

Kalpler ancak Allah’ın elindedir ve karşılıklı sevgi ne kadar büyük bir lütufdur. İki kalp bir oldu mu da tadından yenmez!

Yeryüzünde aşk’a inananlara Allah bir ömür mutluluklar nasip etsin.

Mutluluk

Mutluluğa soruldu. ‘Nerede oturuyorsun’ diye... Allah’ın hükümlerine her koşulda razı olan kalpte...